Page 42 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 42
tarih çevresi
Mahmud Beyin sarayın ortaya alub Mahmud Beyi tuttu fil’hal mecal vermeyüb depeledi Kastamonu’yu
ve Burglu [Safranbolu] kalesini ki Zalifre derlerdi aldı (Yazıcızade, 2017, s. 742).
Kastamonu Türkmenleri ile ilgili olarak yazılı tarihlerde az söz edilmektedir. (Cahen, 2000, s. 290-
291), bunu Kastamonu’nun diğer Türkmen kentlerine göre daha uzakta bulunmasına ve Kastamonu
Türkmenlerinin göreceli olarak Moğol-Selçuklu yönetimi ile daha iyi geçinmelerine yormaktadır.
Yukarıda değindiğim gibi, Cimri ve ardından şehzade Kılıç Arslan olaylarında Yavlak Arslan, canı
pahasına merkezi otoriteye karşı çıkmıştır (Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, 1971, s. 608-611)
(Bosworth, Doğuşundan Günümüze İslam Devletleri, 2005, s. 309)
ÇANDAR-OĞULLARI (1292-1462)
Oğuzların Üçok kolu Alayunt boyundan87 olduğu ileri sürülen Şemseddin Yaman bin Çandar,
Kastamonu’da gücü ele geçirince Paflagonya Karadeniz kıyısı ve iç kısımlarında geniş bir beylik kur-
du. Bir dönem İlhanlıların yönetimi altında kaldı. XIV. Yüzyıl ortalarında bağımsızlığını kazandı ve
topraklarını Sinop’a kadar genişletti. Bir dönemin beyi İsfendiyar’ın adından dolayı beyliğin adı Os-
manlılarda İsfendiyaroğulları olarak tanındı. I. Bayezid zamanında topraklarını Osmanlılara kaptırdı.
II. Mehmet zamanında tümüyle Osmanlı idaresi altına girmekle birlikte aile, devlet gücünden ve ola-
nağından yararlandı (Bosworth, Doğuşundan Günümüze İslam Devletleri, 2005, s. 307).
Çandar-oğullarının kökeni Eflani’de (Karabük) yerleşmiş Çandar’a dayanmaktadır. (Uzunçarşılı,
2011, s. 121), Kastamonu ve havalisinin Geyhatu tarafından Çandar-oğullarına verildiğini belirtirken,
Aksarayi, Çandar’ın oğlu Süleyman Paşanın 1314 yılında İlhanlı hükümdarı Ebu Said Bahadır’a
(hüküm 1316-1335) biat ettiğini ve Kastamonu hâkimi olduğunu yazmaktadır (Cahen, 2000, s. 339).
Yine (Uzunçarşılı, 2011, s. 121-122)’ya göre Şemseddin Yaman Çandar’ın ölümü üzerine Muzaffered-
din Yavlak Arslan’ın oğlu Şemseddin Yaman Kastamonu’yu işgal etmiş Yaman Çandar’ın oğlu Süley-
man Paşa Eflani’ye çekilmek zorunda kalmıştır. Bir süre sonra Süleyman Paşa, Eflani’den kalkarak
Kastamonu üzerine baskın yapmış, Mahmud Beyi öldürmüş ve Kastamonu’yu merkez yapmıştır (16
Temmuz 1309). Süleyman Paşa İlhanlılarla iyi geçinmiş, onların hakimiyetini tanımış ve İlhan adına
para bastırmıştır. Süleyman Paşa zamanında Safranbolu da elde edilmiş ve idaresi oğlu Ali Bey’e
verilmiştir (1322 gibi). Mevlana’nın torunu Arif Çelebi Kastamonu’yu ziyaret etmiştir. Seyyah İbni
(Battuta Tanci, 2005) Sinop’a doğru yolculuğu sırasında Safranbolu’da Ali Bey’in, Kastamonu’da
Süleyman Padişahın konuğu olmuştur (Uzunçarşılı, 2011, s. 121-123) (Yücel, 1988, s. 58).
Ankara Savaşında (28 Temmuz 1402) Bayezid’in Timur’a yenilmesi sonrası İsfendiyar Bey, den-
iz yolu ile giderek Menteşe’de Timur’a iltihak etmiştir (Yücel, 1988, s. 87). Osmanlıların yeniden
doğuşu sonrası I. Mehmet Çelebi (hüküm: 5 Temmuz 1413-Haziran 1421) kuvvetleriyle Kastamonu’ya
yürümüş bunu üzerine İsfendiyar Bey Sinop’a çekilmiştir. İsfendiyar Beyin ricası üzerine Ilgaz Dağları
sınır olmak üzere Bakır Küresi ve Kastamonu ona bırakılmış, Tosya ile Çankırı ve Kalecik ise Os-
manlılara bırakılmıştır. II. Murad, Çandar-oğulları üzerine yürümüş ve Taraklı-Borlu’da (Safranbolu)
yapılan muharebede (20 Şubat 1423) yaralanan İsfendiyar Bey, Sinop’a sığınmıştır. Daha önce Meh-
met Çelebi ile belirlenmiş sınırlara geri dönülmüştür (Yücel, 1988, s. 92-96).
42