Page 47 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 47
tarih çevresi
BATI KARADENİZ YEMEKLERİ
2000' lerin başından bu yana Batı Karadeniz bölgesi yemeklerini derliyorum. Bu amaçla
gerçekleştirdiğimiz sözlü tarih çalışmalarına ek olarak en başta (Halıcı N. , Karadeniz Bölgesi Ye-
mekleri, 2001) (Şavkay, Halk Mutfağımız / Geleneksel Tatlarımızdan Seçmeler, 2005) (Koşay, 2011)
(Atacan, tarihsiz) (Gürsoy, 2005) (Halıcı F. , Milletlerarası Yemek Kongreleri, 1986, 1988, 1990,
1992, 1994) (Toygar Kamil & Berkok Toygar, 1993-2009) (Halıcı F. , Geleneksel Türk Yemekleri
ve Beslenme) ve yöresel ölçekte yapılan çok sayıda kitap ve makale taradım. Burada özellikle öne
çıkarmak istediğim iki yayın var. Bunlardan ilki Eflani yöresini tarayan bir köy imamına ait (Ersoy,
2008). Mütevazi olanaklarla gerçekleştirilmiş ancak çok titiz ve kapsamlı bir yayındır. Diğeri ise Ço-
rum Valiliğinin girişimiyle gerçekleştirilmiş (Aras, 2012). Batı Karadeniz’in diğer illerinde bu denli
ayrıntılı ve kapsamlı bir başka yayınlar bilmiyorum. Ayrıca Çankırı Belediyesinin hazırladığı (Ar-
slan, tarihsiz), Karabük Valiliğinin hazırladığı (Halaç, 2011) ve Bartın Valiliğinin hazırladığı (Eren,
2014) kayda değer çalışmalardır. Ve burada uzun uzun listeleyemeyeceğim sayısız bildiri ve maka-
leyi taradım. Sınıflandırılmış olarak Batı Karadeniz iline ait yemekleri bir tablo haline getirdim. 94
Bu kitap yayına hazırlanırken yemeklerin sayısı 1.000’i geçmişti. Bu sayıya aynı yemek bird-
en fazla ilde yapılıyorsa –güveç gibi- tamamı, buna karşın aynı il içinde aynı yemek ismi farklı
olarak geçmekteyse yalnızca bir kez sayıma katıldı. Yemek sayıları baz alındığında Kastamonu
ve Çorum öne çıkmaktadır. (Akman, 2008, s. 446), değerli araştırmacı Ahmet Gökoğlu derlemel-
erinden hareketle Kastamonu’da mevcut yemeklerin adedini 812 olarak vermektedir. Bu yeme-
klerin 32 adedi başka illerde isim olarak bilinmekte, 106 adedi başka illerde de pişirilmekte, 674
adedi ise sorgulama yapılan 36 ilin hiç birinde tanınmamaktadır. Araştırma sonuçları ile ilg-
ili olarak yalnızca (Gökoğlu, Kastamonu Çorbaları, 1962) (Gökoğlu, Kastamonu Ekmekleri,
1966) iki bölüm yayınlamıştır. Yayınlarda 88 çorba ve 51 ekmek ayrıntılı bir şekilde açıklanmak-
tadır. Yayınlanmayan derleme fişlerinin bugün Kastamonu müzesinde saklandığını biliyorum.
Henüz derlediğim yemeklerin Türkmen, Selçuklu ve Selçuklu öncesi Anadolu yemekleri gibi
bir sınıflandırmasını yapmadım ancak listede keşkek gibi kadim halkların yemekleri ve meyve-
li yemekler gibi İran etkisindeki mutfak göze çarpmaktadır. Bu ilk verilerin ışığında Batı Kara-
deniz bölgesinin çok zengin ve köklü bir yemek kültürüne sahip olduğu rahatlıkla ileri sürebiliyo-
rum. Yine ilk bulgulara dayanarak belki de Anadolu’nun en zengin Türkmen yemek kültürünün bu
bölgede olduğunu söyleyebiliyorum. Sanki çok sayıda çorbayla ekmek ve ekmekli yemekler hemen
dikkati çekiyor. Yukarıda Yörük yemekleriyle bölümü okudunuz. Orada çok yalın bir yemek kültürü
gördünüz. Buna karşın Batı Karadeniz Bölgesinden derlediğimiz ve Türkmen yemeklerinin, ger-
ek bölgenin flora ve faunasından beslenerek, gerekse sosyoekonomik refaha bağlı olarak çok daha
gelişmiş olduğu görülmektedir. Bu gelişmeyi beyliklere yormak doğru olacaktır. Kitabın başlarında
Oğuz-Türkmen-Yörükan dizgesinin varlığından söz etmiştim. Batı Karadeniz bölgesinden bakınca
bir Anadolu-Türkmen sentezine ulaştığını görüyorum. Bunu Kastamonu beyliklerine (Danişmentli,
Çoban-oğulları, Çandar-oğulları, Pervane) yoruyorum. Bu beylikler Anadolu Selçuklu periferisinde,
-Yörüklerde yakın zamanlara kadar görülebilen- yalın yaşam tarzından çıkarak yüksek bir Türkmen
kültürü oluşmasına öncülük etmişlerdir. Bunu en iyi şekilde Kastamonu’da görmekteyiz. Yukarı-
da Moğol yemekleriyle ilgili kısa bir bölüm okudunuz. Bu bölümde Moğolların kendi mutfaklarına
47