Page 36 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 36
tarih çevresi
Batı dünyasındaki yankılar
Fetih en çok Avrupa’da, özellikle de Papalık, Napoli Krallığı ve Güneydoğu Avrupa ülkelerinde
yankılanmış; halk hayret ve dehşete kapılmıştır. İstanbul’un düştüğü haberi İstanbul’dan kaçabilen-
ler tarafından Batı dünyasına ulaştırılmıştı. Venedik senatosu olağanüstü toplanmış ve durumdan Papa
V. Nicholaus/Nikola ile İmparator V. Alfonso haberdar edilmiştir. Ancak Venedik Cumhuriyeti İstanbul
merkezli ticarî ağlarının geleceğinden endişe etmekteydi. Bu yüzden de Fatih Sultan Mehmed’le anlaşma
yapmanın yollarını aramaktaydı. Gerçekten birkaç ay sonra elçi göndermişti. Galata’daki kolonilerini kay-
beden Cenevizliler de Karadeniz ve Ege’deki diğer ticarî kolonilerinin akıbetinden endişe ediyordu. Yani
Ceneviz de barışa sıcak bakıyordu. Öteki İtalyan şehir devletlerinden Milano ve Floransa ise Venedik’in
rakipleri olarak İstanbul’un düşmesinden fazla endişeye kapılmamışlardı.Bu arada koyu Katolik taassubu
yüzünden Doğu Hıristiyanlığının düşmesi onları fazla üzmemiş; aralarındaki siyasî ve dâhilî mücadelel-
er yüzünden de aşırı tepkiyle karşılanmamıştır. Bununla birlikte İtalyan hümanistler çeşitli konuşmalar
yaparak Türkler’e lânetler yağdırmışlar ve hayalî projeler hazırlamaya çalışmışlardır. Fransa Kralı VII.
Charles’ın kumandası altında bir deniz gücü toplanması gündeme gelmiş; bir süre önce Latin kilisesi ile
birleşen Rumlar’ın lideri Kardinal Bessarion Venedik dojuna yazdığı mektupta İstanbul’un kaderine ağıtlar
yakmış ve gittikçe kendini gösteren Osmanlı gücünün kırılması için çareler aramıştır. Öteden beri Haçlı
seferlerinin baş teşvikçisi olan Papalık da bazı faaliyetlerde bulunmuştur. Ancak, Adalar ve Balkan halkları,
despotluklar fetihten hemen sonra gönderdikleri elçileri ile Osmanlı padişahına tebriklerini ve hediyeler-
ini sunmuşlardır. Bunlar arasında Trabzon-Rum İmparatorluğu da vardı. Bu yüzden Papa V. Nikola Haçlı
seferi için sadece Katolik devletlere haberler göndermiş ve 30 Eylül 1453 günü resmen bu seferi ilân et-
miştir. Ancak bu girişimlerinden bir sonuç çıkmamış; onun bütün hıristiyanları Türkler’e karşı birleştirm-
eye ve savaşa çağıran bu beyannamesi havada kalmıştır. Papanın Haçlı seferi girişimine sıcak bakanlar-
dan Macaristan kraliyet naibi Jan Hunyad/Yanoş ile Arnavut Prensi İskender Bey ve Rodos Şövalyeleri
savaştan yana idi. Bir Haçlı seferini çok arzulayan, hatta bu seferin başına geçmeyi bile düşünen Almanya
İmparatoru III. Friedrich fetihten 45 gün sonra Papa'ya yazdığı mektupta:
"Mehmed çoktandır aramızda hükmünü sürdürüyor. Türk kılıcı çoktandır başımızın üstünde
asılıdır. Karadeniz çoktan bize kapalı ve Romanya (Bizans) çoktan Türkler’in hâkimiyetindedir. Oradan
Macaristan’ı ve sonra Almanya'yı (Avusturya) ele geçireceklerdir. Bu zaman esnasında biz aramızdaki
düşmanlık ve anlaşmazlıkla hayatımızı sürdürmeye devam edeceğiz. İngiltere ve Fransa kralları birbirler-
ine karşı silâha sarıldılar. İspanya sadece nadiren huzura kavuşuyor. İtalya ise yabancı hükümetler için
yapılan kavgalarla asla sulha kavuşmayacaktır. Eğer ordu ve silahlarımızı imanımızın düşmanlarına karşı
tevcih edebilseydik ne kadar iyi olurdu. Bu vaziyetin ise zât-ı mukaddeslerinden daha ziyade kalbimde yer
etmiş olduğunu söyleyemem ey mukaddes pederim" diyordu5 .
Yukarıda ifade edildiği gibi, Papa V. Nikola bu tesirli mektubu aldıktan sonra Osmanlılar’a karşı
büyük bir Haçlı seferi hazırlama girişiminde bulunmuş, İtalyan şehir devletlerinin arasında birlik istemiş ve
bütün hıristiyanları Haçlı bayrağı altında toplamaya çalışmıştır. Hatta Nisan 1454’te Regensburg’ta impar-
atorluk meclisinde Hıristiyan dünyasında beş yıllığına bir genel barış yapılması ve Çanakkale Boğazı’na
donanma gönderilmesi teklif edilmiş, fakat başarılı olunamamıştır 6. Hiçbir devlet yerinden kıpırdamak
istemiyordu. Zira o sırada Avrupa, iç savaşların ve bencil davranışların esiri olarak tamamen acz içerisinde
idi. III. Friedrich Alman prenslerine tesir edemiyordu. Siyasî ve malî yönden herhangi bir sefer için
5 Levon Penos Dabağyan, Fatih ve Fetih Olayı, İstanbul 1976, s. 135.
6 Halil İnalcık, Kuruluş Devri Osmanlı Sultanları, İstanbul 2010, s. 67.
36