Page 31 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 31

tarih çevresi

için söz konusu tahlili başka bir araştırmaya bırakarak, biz şimdi burada, ilk defa 1642
yılında yapılan Avarız Tahririnde ortaya çıkan Hoşkadem Köyünü ele alacak ve bu
köyün bundan sonraki durumunu hikâye ederek araştırmamızı sonlandıracağız.

         1642 ve Sonrasında Hoşkadem Köyü

         Hoşkadem köyünde, 1642 tarihinde, sekiz hane, komşusu Depeköy’de ise iki
hane yaşıyordu. Depeköy daha sonra Hoşkadem ile bütünleşecek, onun mahallesi ola-
caktır. Her hane reisi baba adıyla birlikte kaydedilmişti. Onları tanımlayacak başka bir
işaret yoktu. Hoşkadem’de diğer köylerden bazılarında mevcut olan mansıp erbabından
kimse de bulunmuyordu. Bu tarihte Hoşkadem ve Depeköy’deki vergi mükelleflerinin
adları aşağıdaki Tabloda gözükmektedir. Bu dönemde köy ile ilgili başka bir bilgimiz
yoktur.

Hoşkadem Köyünde 1642 Yılında Hane Reisleri

Üvers oğlu Mehmed    Bekir oğlu Mehmed

Mirza oğlu Mustafa   Ramazan oğlu Mehmed

Turak oğlu Ali       Gül Ahmed oğlu Ramazan

Mustafa oğlu Mehmed  Mirza oğlu Ali

                Depeköy'deki Hane Reisleri

Ahmed oğlu Mustafa   Osman oğlu İbrahim

         Avarız Defteri’nden sonra Hoşkadem ile ilgili ikinci belgemiz, 1834 tarihli Nü-
fus Defteri’dir118. 1642’den itibaren aradan tam yüz doksan iki yıl, neredeyse iki asırlık
bir süre geçmiştir. Bu arada Depeköy Hoşkadem ile birleşmiştir. 1834 Nüfus Defterine
göre, Hoşkadem’de on altı hane yaşıyordu. İki yüz yılda hane sayısı, Depeköy’ün de
katılımıyla, ancak bu kadar artabilmişti. Eski Defterlerden farklı olarak Nüfus Def-
teri’ne hane reislerinin lakapları da yazılmıştı. Bu tarihte Hoşkadem’de oturanların la-
kapları şöyleydi: Ömerefendioğlu, Karamehmedoğlu, Memişoğlu, Sûrluoğlu119, Veli-
oğlu, Kurdoğlu, Karamustafaoğlu (3 hane), Karaahmedoğlu (3 hane), Cebhanecioğlu,
Taviloğlu120 ve Boşnakoğlu. Ahmed bin Ali hanesinin lakabı yoktu. Kendisi elli yaşın-
daydı. Niçin lakabının olmadığını bilemiyoruz. Tek oğlu vardı, o da1840 Şubat’ında
ölmüştü. Muhtemelen kendisinin ölümünden sonra nesil tamamen bitmiş olmalıdır121.

  118 Büyük 2020. Eğer bu Defter’in çevri yazısından hareketle bilimsel analizler yapılacaksa –özellikle
bilinmeyen özel adların okunuşu- mutlaka özgün metinde orijinaliyle karşılaştırılmalıdır. Maalesef Def-
ter basılırken –bu dizideki yayınlarda ilke olarak benimsenmesine rağmen- söz konusu Defterin orijinali,
çevriyazı metnine eklenmemiştir. Bu büyük bir eksikliktir.

  119 Büyük, bu lakabı Severlioğlu diye okumuştur. Bunun Sevr/Sevir-lioğlu (Öküzlü/Boğalıoğlu), ya da
Sûrluoğlu (Sûr, şölen, düğün, şenlik demektir) diye okunmasının daha doğru olacağını düşünüyorum.

  120 M. Büyük bu lakabı Topaloğlu diye okumuştur (2020: 281), ancak ben bunun Taviloğlu şeklinde
okunması gerektiğini düşünüyorum.

  121 Nüfus Defteri’ndeki veriler tarafımızdan bir tablo hâline getirilmiştir.

                                          3208
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36