Page 36 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 36

tarih çevresi

grubuna, 1834 Nüfus Defterine göre Karay’da 19 numaralı hanede oturan Konuloğlu
Osman bin Hüseyin140, 1837’de imam olarak tayin edilmiş; adı da bu yeni Defter’e
Konaloğlu Osman Efendi bin Hüseyin olarak kaydedilmiştir141. İkinci Muhtar İmam-
hüseyinoğlu Sadullah bin Abdullah da Karay’da 1 numaralı hanede oturmaktadır142.
Kendisi 1834 yılında hem imam hem de Muhtar-ı Evvel imiş143. Üç sene sonra imam
ve muhtarların yazımında ikinci muhtar olarak intihap edilmiş, imamlık görevi kendi-
sinden alınıp başkasına verilmiştir. 1837 yılında ise Hoşkadem köyünde 2 numaralı
hanede oturan Karamahmudzade diğer bir ifadeyle Karamahmutoğlu Ahmed Efendi
bin Mehmed Muhtar-ı Evvel olarak seçilmiştir144. Hatırlanacak olduğu üzere daha önce
1834 yılında Hoşkadem’de Karamahmutoğlu sülalesi olmadığını belirtmiştik. 2 numa-
ralı hanede o tarihte Karamehmetoğlu Ahmet bin Mehmet oturuyordu. Köyün muhtarı
da o id145. Acaba bunlar aynı kişi miydi? İlk nüfus defterinin kâtibi Karamahmutoğlu
yerine yanlışlıkla Karamehmetoğlu mu yazmıştı? Böyle bir durum ihtimal dâhilindedir.
Zaten Karamehmetoğlu sülalesi bu makalede değerlendirdiğimiz son defterde mevcut
değildir. İkinci bir ihtimal de yukarıda belirttiğimiz gibi Karamahmutoğullarının Hoş-
kadem’e başka yerden gelmiş olabileceğidir. Köylerde muhtarlık teşkilatı, 1826’da Ye-
niçeri Ocağının lağvedilmesinden sonra ülkede asayişin bozulması; taşradaki işsiz ke-
simlerin iş bulma düşüncesiyle İstanbul’a yönelmeleri; ülke içinde seyahat edecek
olanların mürur tezkeresi almaları zarureti; tezkerelerin kontrolünden imamların so-
rumlu tutulması, ancak onların bu konuda yetersiz kalması, vergi toplamada zorluklar
yaşanması gibi sorunlara çözüm bulmak amacıyla devlet ilk defa 1829’da İstanbul’da,
1833 yılından itibaren de taşrada muhtarlık teşkilatını kurdu146. 1834 Nüfus Defterinde,
bu sistemin Ordu’da da uygulandığını ve her köye imamların yanında ayrıca muhtar-ı
evvel ve muhtar-ı saniler intihap edildiğini görüyoruz. Bilindiği üzere bu yıllar II. Mah-
mut dönemine rastlar. Taşrada yerel yöneticiler ve ayanlar İstanbul’un iradesi dışında
hareket etmektedirler. Padişah zaafa uğrayan merkezi otoriteyi yeniden güçlendirmek
için batılı bir yaklaşımla yeni düzenlemeler yapmaktadır. Köylerin yönetiminin birleş-
tirilmesi de bu amaca matuftur. Böylece yeni teşekkül eden birimlere merkezi idarenin
hükmüne tabi idareciler tayin edilecek ve bütün ülkede merkezi otorite hâkim kılına-
caktır147. 1837’de Hoşkadem köyü muhtarı Karamehmetoğlu Ahmet bin Mehmet’in
yerine, Karay, Belenköy ve Alpoğuz köylerinin Hoşkadem’e bağlanmasıyla oluşan köy
topluluğunun başına Muhtar-ı Evvel olarak Karamahmutoğlu Ahmet Efendi bin Meh-
met’in getirilmesi böyle bir ortamda gerçekleşmiştir. Bu köyler grubunun coğrafi ola-
rak ortasında değil güney sınırında yer alan Hoşkadem’in merkez olarak kabul edil-
mesi, diğerlerinin ona ilhak edilmesi, Muhtar-ı Evvel Karamahmutoğlu Ahmet
Efendi’nin bu köyde oturmasından dolayıdır. Büyük ihtimalle de onun etkisiyle ger-

140 Büyük 2020: 297. Büyük’ün çevriyazısını orijinal metinle karşılaştırarak kullandım ve farklı okuduğum

isimler oldu.

141Büyük 2022: 356. Aynı kişinin yaşı arada üç yıl aralık olmasına rağmen her iki defterde de altmış olarak

gösterilmiştir.

142 Büyük 2022: 356-357

143 Büyük 2020: 289.

144 Büyük 2022: 356.

145 Büyük 2020: 280.

146 Süme 2022: 94.

147Büyük 2022: 351       35

                             33
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41