Page 21 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 21

tarih çevresi

babası Çonkara’nın adından geliyor77. Çonkara adı bu grubun Anadolu’daki Moğol ka-
lıntılarına mensup insanlar olduklarını gösteriyor78. Ece sözcüğü ise, Tarama sözlü-
ğüne göre, reis, ulu, ileri gelen anlamındadır79. Derleme Sözlüğüne göre ise, Ece, Tür-
kiye’nin farklı bölgeleri ağızlarında, baba, amca, abla, ağabey, ağa, aksakallı ihtiyar ve
benzeri anlamlarda kullanılıyor. Ece aynı zamanda şahıs adıdır. Ece-li, Ece’ye mensup
olan kişiler topluluğu demek olup, aynı zamanda bunların iskân edildikleri yere de bu
ad veriliyor. Eceli köyü adını, 1455’te bu köyde yaşayan müsellem Musa Kethüdanın
babası Ahmed Ece’den almıştır80. Demek ki, Ahmet bu küçük topluluğun önderi, ağası,
reisi idi81.

         Kürdi köyünün adı, 1642 yılında Keşlik olmuştur (Tablo 8’a). Keşlik aslında
Kürdi’nin mahallesiydi. Bu değişikliğin sebebini bilemiyoruz. Kürdi, klasik Türk mü-
ziğinde bir makamdır. Keşlik ise, yağsız peynir yapılan yer anlamına gelir. Ana-
dolu’nun çeşitli yerlerinde yerleşke adı olarak mevcuttur. Bölgemizdeki Kürdü köyü-
nün adı, halk arasında yaşamakla birlikte, onun resmi adı, 1965 yılında, Yeniceli olarak
değiştirilmiştir (Tablo 8). Neden Yeniceli? Acaba Eceli’ye benzetmek için Yeni-Eceli
mi demek istediler?

         Hanut köyünün adına gelince, bu sözcüğün kökeni Aramice/Süryanicedir. Önce
Arapçaya geçmiş, oradan da Türkçeye girmiştir. Dükkân anlamına gelir. 1642’de Ha-
nut adı, Alp-oğuz yapılmıştır (Tablo 8’a). 1834’teki kayıtlarda Alpooz biçiminde geç-
mektedir. Halk arasında da böyle telaffuz ediliyordu. 1935’te bu orijinal ad, Alpagöz’e
dönüştürülmüştür. Bu kelime de 1965 yılında servigillerden bir ağaç adı olan Ardıç ile
değiştirilmiştir (Tablo 8b) 82. Bununla birlikte Hanut, aynı köyün bir mahallesinin adı
olarak günümüzde de yaşıyor.

          Karay ve Borta köylerinin adları, Cumhuriyet dönemine kadar bozulmadan
gelmiştir. Ancak 1935 yılında Karay Kabataş, Borta ise Sarıyar olmuştur (Tablo 8’a).
Karay, İbranice okumak anlamına gelen Karai sözcüğünden geliyor. Karaim de deni-
len Karaylar, Hazar Türklerinin bir koludur. Musevi dinine mensupturlar. Konuştukları

  77 Yediyıldız-Üstün 1992: 208.
  78 Sümer 1969; Gülten 2017.
  79 Yunus Emre bu manada ece kelimesini bir şiirinde şöyle kullanır: “Bir sualim var sana ey dervişler
ecesi / Meşâyih ne buyurur, yol haberi nicesi? “(Yunus Emre).
  80 Yediyıldız-Üstün 1992: 208.
  81 Ece’nin Moğolca kökenli olduğunu ve bu dilde usta, hoca anlamına geldiğini iddia edenler de var.
Bkz. Heywood 1999:142-143.
  82 Öz-Acun bu kelimeyi 1642 tarihli Avarız Defterinde Alpagoz olarak okumuşlardır (2008: 230b).
Hâlbuki kelime burada çok açık biçimde yazılmıştır ve onu Alp-oğuz olarak okumak gerekir (Eski yazı
harfler şöyledir: elif-lam-pe-elif-gayın-vav-zel). Bu köyün adı halk arasında Alpooz olarak telaffuz edi-
liyordu ki, bu da bizim okuyuşumuzun doğruluğuna delalet eder. 1834 Nüfus Defterinde Mustafa Büyük
bu köyün adını Elbüküz biçiminde okumuştur. Bu okuyuş da yanlıştır. Gerçi burada imla değişmiş, kâtip
kelimeyi (elif-lam-pe-vav-sağırkef- ze) harfleriyle yazmıştır (BOA, Nüfus Defteri No: 1037, s. 11). Bu
harfleri halkın söyleyiş biçimine göre Alpooz olarak okumak mümkündür, bunun da doğrusu Alp-
oğuz’dur. 1935 Nüfus sayımında kelime Alpagöz olarak kaydedilmiştir, herhalde bu da beğenilmemiş
ki sonunda onu da Ardıç olarak değiştirmişlerdir. Ve özgün Alp-oğuz adına yazık etmişlerdir.

                                         2018
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26