Page 10 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 10

tarih çevresi

görevlendirilmiş askerlerdi. Gölköy, Aybastı, Kabataş, Ulubey ve Ordu civarından elli
üç köyün gelirleri bu kırk kişiye tahsis edilmişti. Kalenin komutanı Çoban Bey’di. Hab-
samana’ya bağlı Gölköy ve Çatak köyleri ile Fidaverende/Aybastı’ya bağlı on iki ve
Satılmış/Perşembe’ye bağlı bir köy Çoban Beye tımar olarak verilmişti31. Çoban
Bey’in Gölköy’de bir hassa çiftliği32 vardı. Ayrıca tohumunu kendisi vererek Per-
şembe’de çeltik tarımı yaptırıyordu. Kalenin Kethüdası/Kâhyası olan Togan, bölgeyi
1427’de Osmanlı hâkimiyeti altına alan Yörgüç Paşa’nın gulamı/kulu/adamı idi. Kale-
nin bir de imamı vardı. Kethüda ve imam da tımar sahibiydiler33.

         Kargu’nun birinci hissesine sahip olan İbrahim oğlu Ahmed’in isminin altında
reayadan beş kişinin adı ile baba adları, “İbrahim veled-i Bulmuş” / “Bulmuş oğlu İb-
rahim” biçiminde yazılmış, statüleri belirlenmiş ve ödeyecekleri vergilerin cinsi ve
miktarı kaydedilmiştir. Bunların açıklamasını daha önce -Ordu genelinde ve ayrıntılı
bir biçimde- anlattığım için burada tekrar açıklamaya gerek duymuyorum 34.

         Kargu köyünün ikinci hissesi, Hoşkadem Fakı35 oğlu Ali’nin dirliği idi. O “eş-
küncü müsellem”, yani sefere gitmek zorunda olan atlı askerdi. Kargu’nun daha sonra
Hoşkadem köyünün kurulacağı bu mevkiinde hiç vergi mükellefi yoktu. Çelebi oğlu
Hacı ve Celayir oğlu Ali, Hoşkadem Fakının ortakları olup, onlar da müsellemdiler.
Üçüncü bir kişi ise, baba adı belli olmayan Yusuf’tur. O burada Taşoğlu’nun oğlu Me-
zid’in ortağı olarak tanımlanıyor. Mezid ise Taşoğlu köyünde yaşamaktadır. Buradan,
Kargu ve Taşoğlu köyleri arasındaki bağlantıyı ve 1642’de ortaya çıkan Hoşkadem
köyüne adını verecek olan Hoşkadem Fakının ailevî ve sosyal ilişkilerini yakalama
şansına sahip oluyoruz. Eklerde yer alan Tablo 2’nin analizi bunu bize açıkça gösteri-
yor.

         Taşoğlu köyü, Kargu’nun hemen bitişiğinde idi. Köyün adı, Bayramlı Beyliği
zamanında fetihler sırasında köyün kurucusu olan Taşoğlu’nun adından geliyordu. Bu
köy kimseye tımar olarak verilmemişti. Çünkü kurucusunun sülalesinin “yurdu” idi.
Köyde oturan on kişi incelendiğinde bunların Taşoğlu’nun ve Kargu köyünden tanıdı-
ğımız Hoşkadem’in çocukları ve torunları olduğunu görüyoruz. Taşoğlu’nun iki oğlu

   31Bu köyler şunlardır: Ahurcukköy/Kayıncık, Beştam, Çatak, Çukurcukköy/Çukurcak, Gölköy, Ha-
mastos/Armutlu, Karaibrahim/Çukurcak’ta, Kazancılar/Elbey’de, Kıraçkaya (?), Kürdi/Yeniceli, Os-
manderesi/Armutlu’nun mahallesi, Sevünçlü bi-ismi Zengulerük, Yakacukköy/Yakacık/Alankent,
Yunis-i Küçük/Elbey’in mahallesi (Yediyıldız-Üstün 1992: 181, 182, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205,
206, 244).

   32 Bu çiftlik, Gölköy’ün içinden geçen çayın güney tarafında, Gölköy-Aybastı yolunun üzerinde Gök-
göl’e doğru uzayıp giden alan olmalıdır. 1950’li yıllarda buralara hasa düzü deniliyordu ve tamamen
boştu. Sadece bir iki ev vardı. Biri Gölköy ilçe vaizi Senai Yediyıldız’ın, diğeri de Şıhmanoğullarından
Baki Erkoç’un eviydi. Bilahare yapılaşma hızlanmış, her taraf beton binalarla doldurulmuştur. Hatta
çimenler ortasındaki Gökgöl bile bordür taşları arasına hapsedilmiştir.

  33 Bu bilgiler 1455 tarihli Tahrir Defteri’nin (Yediyıldız-Üstün 1992) muhtelif sayfalarındaki verilerin
analizi ve değerlendirilmesi sonucu üretilmiştir.

  34Yediyıldız 1985: 106-133
  35Hoşkadem, bazı yerlerde fakı/fakih olarak tavsif edilirken, bazı yerlerde sadece Hoşkadem olarak
geçmektedir. Metnin bağlamından bunların aynı kişi olduğunu anlıyoruz.

                                         97
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15