Page 48 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 48
tarih çevresi
Mahmud Bey’e padişah tarafından 9 kat hil’at giydirildiği rivâyet edilir.64 Mahmud Bey’in adına tekrar 1517’de yapılan
Ridâniye Savaşı’nda rastlıyoruz.65 23 Ocak 1517 tarihinde Ridâniye denilen yerde yapılan meydan muharebesinde ise
Sadrazam Sinan Paşa ve Yunus Paşa ile birlikte, Adana Beyi Ramazanoğlu Mahmud Bey şehit düşmüşlerdi.66 Mahmud
Bey’in cenazesi Halep’e getirilerek orada defn olundu.67 Daha sonra Ramazanoğulları tarafından mezarının üzerine bir
türbe yaptırıldı.68 Halep’te medfun Ramazanoğlu beyinin Ruha Savaşı’nda şehit düşen Arslan Davud Bey olduğu birçok
araştırmacı tarafından tekrarlanmaktadır.69 İ. H. Danişmend’e göre70 Ridâniye Savaşı’nda şehit düşen bu üç kişi, 23 Ocak
1517 tarihinde Mısır’da Şeyh Timurtaş Tekkesi’nde defnedilmişti. Ancak arşiv belgelerimizde sadece Mahmud Bey’in
adı geçmekte, Arslan Davud’dan söz edilmemektedir.
Osmanlı Yönetiminde Ramazanoğulları Beyleri Dönemi
Osmanlıların ilk Adana sancak beyi olan Mahmud Bey’in şehâdeti üzerine Halil Bey’in oğlu Kubad Bey’e görev
verilmişti. Fakat kısa bir süre sonra Kubad Bey’in kardeşi Piri Bey’e Çukurova hakimliği verilmiş, Kubad’ın elinde sadece
Adana şehri kalmıştır. Daha sonra yönetimi tamamen eline geçiren Piri Bey, Kubad Bey ve diğer kardeşleri Davud, Korkud
ve Mahmud’un 40.000’er akça zeametle Rumeli’de ikâmetleri için Kanunî’den emir çıkartmıştı.71
Ramazanoğulları beyliği kendi isteği ile Osmanlı hakimiyetini kabul ettiği için bu topraklar kendilerine yurtluk
ve ocaklık olarak verildi. Yönetim Ramazanoğulları’na bırakılmakla birlikte bölge diğer Osmanlı toprakları gibi nüfus ve
arazi tahririne tabi tutuldu. Bu tahrirlerden Ramazanoğulları dönemindeki Çukurova nüfusunu yaklaşık olarak da olsa an-
ladığımız gibi, Piri Bey’e ve oğullarına verilen dirlikleri de görebilmekteyiz. Piri Bey’in oğullarına zeamet olarak verilen
mezraalar sonradan Ramazanoğulları vakfına dahil edilmişti.72
Piri Bey, 1526 yılı başlarında ortaya çıkan Safevî kaynaklı ayaklanmaların bastırılmasında sancağı askerleriyle
büyük başarılar göstermişti.73 Bunlar Ceyhan yakınlarındaki Berendi nâhiyesinde ortaya çıkan Domuzoğlan; Tarsus’a bağlı
Ulaş yöresindeki Beyce Bey ve Karaisalı’daki Mustafa Oğlu Veli Halife ayaklanmalarıdır.
Kalender Çelebi isyanının bastırılmasından sonra Piri Bey’in 3 yıl kadar İstanbul’da oturması Adana’da yeni dal-
galanmalara sebeb oldu.74 1529 yılında Üzeyir (Dörtyol) sancağı beyi Ahmed Bey’in kardeşinin oğlu Seydi ayaklandı.
Başına kırmızı bir taç giyerek önce amcası Ahmed Bey’i şehit etti. 5.000 kadar eşkiyayı başına toplayarak Berendi nâhi-
yesini ve Ayas kasabasını yağmaladı. Piri Bey önce Sis dağlarına gidenleri, sonra Üzeyir’e kaçanları kılıçtan geçirerek bu
gaileyi de ortadan kaldırdı.75
Piri Bey’e resmî yazışmalarda “Cenab-ı Emâret-meâb” diye hitâb edilirdi. Piri Bey’e yeri geldiğinde beylerbe-
yilerden bile daha fazla saygı gösterilmesini kıskanan bazı beylerbeyileri O’nu incitince sancakbeyliğinden istifa etti.
Bunun üzerine kendisine önce Karaman Beylerbeyiliği verildi. Adana’daki haslarından 400.000 akçası, Piri Bey’in yerine
64 E. Kartekin, Ramazanoğulları Beyliği Tarihi, İstanbul 1979, s. 68. R. Yinanç, 9 kat hil’at giymek şere?ne erişen kişinin
Dulkadirli Şehsüvaroğlu Ali Bey olduğunu ileri sürmektedir.
65 İdrîs-i Bidlîsî, Selim Şah-nâme, Hazırlayan: Hicabi Kırlangıç, Ankara 2001, s. 339-340.
66 Haydar Çelebi, Haydar Çelebi Ruznâmesi, s. 105-106; Feridun Bey, Münşeat, s. 485; İsmail Hami Danişmend 1948, II,
s. 33.
67 Halil Sahillioğlu, “Ramazanoğullarından Davud Bey Oğlu Mahmud Bey Vak?yesiyle Vağfur Paşa Oğlu Ali Bey Paşa Vak-
?yesi”, Vakı?ar Dergisi (VD), c. X (1979), s. 136-161.
68 ED. 538: Adana Evkâf Defteri, 7a.
69 K. Ener, Tarih Boyunca Adana Ovasına (Çukurova’ya) Bir Bakış, 7. Bs., İstanbul 1986, s. 248; E. Kartekin, Ramazanoğul-
ları, s. 70.
70 İsmail Hami Danişmend, İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, c. II, İstanbul 1948, s. 34.
71 F. Sümer, “Çukurova Tarihine Dair.”, s. 56.
72 Yılmaz Kurt, “Ramazanoğulları’nın Vakı?arı”, X. Türk Tarih Kongresi Bildiriler, C. III, Ankara 1991, s. 1030.
73 Joseph Von Hammer, Osmanlı Devleti Tarihi (Hammer Tarihi), c. IV, İstanbul 1984, Üçdal Neşriyat, s. 1335; Peçevî İb-
rahim Efendi, Peçevî Tarihi, c. I, İstanbul 1283, s. 120.
74 Peçevî, Peçevî Tarihi, I, s. 120.
75 Peçevî, Peçevî Tarihi, I, s. 126-127.
46