Page 44 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 44
tarih çevresi
bilecektir. Ahmed Bey’in bu şöhretine rağmen Çukurova’da onun adına yapılmış tarihî bir eser bulunmaması dikkat çek-
mektedir.
Ahmed Bey’in ölümünden sonra oğulları arasında beylik kavgası başlamış ise de İbrahim Bey kardeşlerini yenerek
Sârımeddin İbrahim Bey adıyla Ramazanoğulları Beyliği’nin başına geçmiştir.28
1417 yılının Mart-Nisan aylarında Şeyh Müeyyed Çukurova üzerine yürüdü. Ordusunda Ramazanoğulları’ndan
adı açıklanmayan bir bey de bulunuyordu. Memlûk ordusu Humus’a geldiğinde İbrahim Bey ve Özeroğulları elçiler gön-
dererek sultandan af dilemişlerdi. Bu af dilemenin sebebi tam olarak belli değildir. Ordu Mayıs-Haziran ayında Amik
Ovası’na geldiği zaman Ramazanoğlu İbrahim Bey, yanında annesi, oğulları, akrabaları ve nökerleri de olduğu halde
Memlûk sultanının huzuruna çıktı. Sayıları 500’ü bulan bu heyet huzura kabul olunduklarında Şeyh Müeyyed, Ramaza-
noğlu’nun annesini görünce hürmetinden dolayı ayağa kalkmıştı.29 İbrahim Bey’in yanında amcasının oğlu Hamza da bu-
lunmaktaydı. Memlûk sultanı, İbrahim Bey’e büyük itibar göstermiş, onun ve kardeşinin altına altın eğerli atlar çektirmiştir.
İbrahim Bey ve yanındakiler Sultana itaatten ayrılmayacaklarına dair and içmişler, İbrahim Bey’e değerli bir kaftan giy-
dirilmiş ve tören sona ermişti.30
Şeyh’in bu üçüncü seferi daha çok Tarsus, Malatya gibi elden çıkmış bulunan şehirlerin geri alınması içindi.
Ancak İbrahim Bey’in ve Özeroğullarının af dilemeleri Türkmenlerin de bazı itaatsizlikler yapmış olduklarını göstermek-
tedir. Ahmed Bey’in ölümünü fırsat bilen Karamanoğlu Mehmed Bey Tarsus’u tekrar ele geçirmiş, Dulkadirliler Darende
ve Behisni’yi almış, Malatya’yı Köpek oğlu Hüseyin Bey ele geçirmişti. Şeyh Müeyyed’in Halep valisi olan Koçkar Tar-
sus’un geri alınması ile görevlendirildi, Şeyh’in kendisi Elbistan yöresine yürüdü. Koçkar, Tarsus’u 3 Haziran 1417 tari-
hinde amanla ele geçirdi. Buna rağmen Karamanlı komutanı Mukbil ve adamları acımasızca öldürüldü, Tarsus’a Şahin
el-İdgarî vali tayin edildi. Sultan da Malatya, Behisni, Kâhta ve Gerger kalelerini ele geçirip buralara yöneticiler tayin et-
tikten sonra Mısır’a döndü.
1418 yılında Karamanoğlu’nun kışkırtması sonucu İbrahim Bey sultana baş kaldırdı. İbrahim Bey, Memlûk desteği
ile Tarsus’u kuşattığı tarihten 4 ay sonra azledilerek Adana valiliği ve Türkmen beyliği görevine kardeşi İzzeddin Mahmud
atandı (Eylül 1418).31
İbrahim Bey beylikten azledildikten sonra annesini Kahire’ye kadar göndererek sultandan ikinci kez af diledi.
Ancak annesi hiçbir itibar görmediği gibi geri dönmesine de izin verilmedi. Bu sırada Tarsus yeniden Karamanoğullarının
eline geçmiş bulunuyordu. Memlûk sultanı oğlu komutasında büyük bir orduyu Karaman ülkesine gönderdi. İbrahim Bey
Adana’da bulunuyordu ve yerine tayin olunan Hamza belki de Karamanoğlu tehlikesi sebebiyle ona karşı bir harekette
bulunmamıştı. Memlûk ordusu komutanlarından Tenbey32 Amik’te Ramazanoğlu Hamza Bey’in kuvvetleriyle birleşti.
Özeroğulları da burada orduya katıldılar.
Tenbey 1419 Mayıs-Haziran ayında Misis, Adana ve Tarsus’u almış, sonra Adana yukarısında Karamanoğlu Meh-
med Bey’in oğlu Mustafa Bey’in ve İbrahim Bey’in kuvvetlerini dağıtmıştı.33 İbrahim Bey’in mağlup ordu ile birlikte Ka-
raman ülkesine sığındığı anlaşılıyor. Melik Müeyyed’in oğlu ise Kayseri, Niğde gibi şehirleri aldıktan sonra Larende
(Karaman) dağlarında Karamanoğlu Mehmed Bey’in ordusunu da dağıtarak 1419 yılı Ağustos ayında Haleb’e geri döndü.
Karamanoğlu Mehmed Bey, sultanın oğlu Haleb’e döner dönmez tekrar harekete geçerek Kayseri’yi kuşattı.
Onun ordusunda yer alan Ramazanoğlu İbrahim Bey artık kendisinin damadı bulunuyordu. Kayseri valisi olarak atanmış
28 F. Sümer, “Çukurova Tarihi.”, s. 47; K. Y. Kopraman, Mısır Memlükleri Tarihi, s. 165.
29 K. Y. Kopraman, Mısır Memlükleri Tarihi, s. 155.
30 F. Sümer, “Çukurova Tarihi.”, s. 47; K. Y. Kopraman, Mısır Memlükleri Tarihi, s. 155 ve 166.
31 K. Y. Kopraman, Mısır Memlükleri Tarihi, s. 166-167. Kopraman bu durumu şöyle açıklamaktadır: “Kaynaklarımızdan
al-‘Aynî ve İbn Hacar, bu Hamza’yı İbrahim Bey’in oğlu olarak zikr etmektedirler. al-Makrîzî ise yine bu Hamza’yı, İbra-
him Bey’in kardeşi gibi göstermektedir”. 820 H. yılında Amik Ovası’nda yanında bulunan amcasının oğlu Hamza olabilir.
F. Sümer bu Hamza’yı İbrahim Bey’in kardeşi olarak kabul etmektedir (s. 48).
32 Bu kişinin ismi K. Y. Kopraman tarafından Tinibek (Tinibek Bıyık) şeklinde okunmakta ve o sırada Dimaşk (Şam) nâibi
olduğu belirtilmektedir. Bkz. Kopraman, a.g.e., s. 167.
33 F. Sümer, “Çukurova Tarihi.”, s. 48; K. Y. Kopraman, Mısır Memlükleri Tarihi, s. 168.
42