Page 184 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 184

tarih çevresi                                                                                               tarih çevresi



            İmparatorluğu’nun başkenti olur.               kısım  halkın  Augustus  Tapınağı’nda  pagan                 başlamıştır (Aktüre, 2000).                    adlandırılan  Vank  Manastırı  XII  nci  yüzyıla
                            16
                 Doğu Roma’yla birlikte Ankara’nın MÖ      törenlerini sürdürdüğü bilinmektedir (Aydın ve                    Özellikle  beşinci  yüzyıldan  başlayarak  tarihlenmektedir (Aydın ve diğ., 2005, sf. 127).
                                                           diğ., sf 110). Tapınak, kesin tarihi bilinmemekle                                                           Bugün olmayan bu yapı Etlik Yolu üzerinde ve
            278-277’den beri gelen Anadolu’nun başkentliği                                                              kilisenin  toplum  yaşantısına  egemen  olması
            öyküsünde bir dönem kapanır. Ankara 668’te,    birlikte  olasılıkla  dördüncü  yüzyılın  sonunda            sonucunda Roma’dan kalan spor sahası, tiyatro  Çubuk  Çayı  kıyısındaymış.  Kızıl  Manastır
            yeni bir yönetim biçimi olarak Bizans’ın (Doğu  kiliseye dönüştürülmüştür (Eyice, 1972).                    ve tapınaklar kentteki işlevlerini yitirmişlerdir  (Kevorkian, 2013) olarak bilinen bu yapı XV
            Roma) kalbi Konstantinopolis’i korumak üzere         Ankara,  pek  çok  Hristiyan  azizin                   (Aktüre,  2000).  Artık  bu  tür  sosyal  işlevlerin  inci yüzyılda, Ermeni Apostolik piskoposluğu
            onu  çevreleyen  ve  Bitinya,  Paflagonya  ve  mezarına  sahip  olması  nedeniyle  kilise  tarihi           büyük  kısmı  kentteki  çok sayıdaki  kilise   olarak  kullanılmaya  başlanmıştır.  Manastırın
            Galatya   eyaletlerini   kapsayan   Opsikion   açısından önem taşır (Aydın ve diğ., sf. 126).               çevresinde  toplanmaktadır.  Kent  yaşamının   mezarlığında  hem  Ermenilere  hem  de  başka
            bölgesinin  (“thema”)  başkenti;  741-745      Piskopos Basil, 358’deki konsil için bir kilise              temel ögeleri, Pazar yeri işlevi gören “agora”,  Hristiyanlara, olasılıkla tüccarlara ait mezarlar

            arasındaysa,  Opsikion  küçültülerek  başkenti  yaptırmış  olup  bu  kilise,  419/420’de  bir               kilise, tahıl depoları, ambarlar ve hamamlardır.  bulunmaktadır. Gregoryenlerin kentte bundan
            İznik olunca da Sakarya’nın doğuya büküldüğü   katedrale dönüşmüştür (Serin, 2011, sf. 1262).               Bizans döneminden günümüze gelemeyen çok       başka  iki  kilisesi  daha  vardır.  Katolik
            Geyve’den  Kızılırmak  yayına  kadar  Batı     Beşinci yüzyıldan itibaren dini idarenin bölgesel           sayıda  büyük  yapının  varlığı  kaynaklardan   Ermenilerinse  piskoposluk  merkezi  olan  bir
            Karadenizi ve Galatya’yı kapsayan Bukellarion  merkezi  olmuştur  ve  bu  durum  dokuzuncu                 belirlenebilmektedir (Aktüre, 2000).            katedrali  ve  üç  kilisesi  vardır.  Ankara’da
            bölgesinin başkentidir (Aydın ve diğ. 2005, Sf.  yüzyıl sonlarında değişmiştir. Kısa bir süre sonra              Ermeniler                                 Apostoliklerin  üç  okul  ve  koleji,  iki  meslek
            123).                                          da Türkmenlerin kenti ele geçirmesiyle kilise                                                               okulu, iki çocuk yuvası; Katoliklerin altı okulu;
                                                                                                                             Roma,  savaşlar  sonunda  ele  geçirdiği  Protestan  Ermenilerinse  iki  okulu  vardır
                 Bizans tarihçisi Prof. Runciman, coğrafya  topluluğuyla birlikte küçülüp gidecektir.
                                                                                                                        Pontus  ve  Kilikya  Ermenistanı  topraklarının  (Kevorkian, 2013).
            koşullarından yola çıkarak ancak Anadolu’nun         Ankara,  Doğu  Roma’nın  (Bizans)                      yönetimini  MÖ  63’ten  itibaren  Galatya
            merkezine tam olarak egemen olan bir devletin  egemenliğinde artık bir dinlenme ve tatil kentidir                                                                İSLAMIYET VE TÜRKLER

            Boğazlar’ı  da  elinde  tutabileceğini  ileri  (Eyice, 1972). Hatta İmparator Arcadius (395-                Krallığı’na bırakır. Memlûklar, 1375’de Kilikya      Türk-İslam kültürü, kendinden önce gelip
            sürmüştür  (Runciman,  1943).  Anadolu’nun     408)  yazları  Ankara’daki  saraya  taşınır  ve              Ermeni  Krallığını  yıkınca  oradaki  Ermeniler  geçmiş uygarlıkların kalıntılarıyla çok canlı bir
            önemine değer vererek birleşik ve iyi yönetilmiş  burada  ölmüştür.  Ortaçağ  Ankara’sı,  Roma              Ankara’ya göçer (Kevorkian, 2013). Ermenilerin  biçimde  gelişigüzel  karışmış,  haşır  neşir
            bir ülkeyi Roma’dan miras alan Bizanslılar bu  dönemine  göre  daha  dar  bir  alana  sıkışmış              Ankara’daki en eski bilinen tarihi budur.      olmuştur (Tanpınar, 1960, sf. 16). Ankara’nın
            yapıyı  bozarak  Konstantinopolis’i  başkent   görünümdedir (Aydın ve diğ., sf. 127). Bizans                     Kabullere  göre,  Doğu  Anadolu’daki      bu  şaşırtıcı  bileşimlerinden  birisi  August

            yapmakla  büyük  bir  hata  işlemişlerdir.     surları, dana önceki döneme ait yapıların üzerine            Ermeni Krallığı, Aziz Gregor’un önderliğinde   Tapınağı   ile  Hacı  Bayram  Camisi’nin
            Anadolu’ya sahip olamadıktan sonra ne yapsalar  oturtulmuş  ve  Roma  kentinin  bir  bölümünü               301’de Hristiyanlığı ilk benimseyen devlettir.
            İstanbul’u ellerinde tutmalarının oluru yoktur.  dışarıda  bırakmıştır.  Roma  Hamamı  da  bu               451’de toplanan Kadıköy Konseyi’nde, Ortodoks  birbirlerine yaslanarak oluşturdukları karşıtların
                                                                                                                                                                       birlikteliğidir. Bu görüntü, tarihte Ankara’nın
            Osmanlılar da tarihten gelen bu dersi almayarak  yapılardan birisidir ve neredeyse bir köşeden             ve  Katolik  kiliseleri  arasındaki  kavram
            bütün ülkeyi yitirmek yoluna girmişlerdir.     diğerine Bizans dış suru ile bölünmüştür. Artık             anlaşmazlığı  yüzünden  Ermeni  topluluğu       bütün inançlara gösterdiği hoşgörüyü son derece
                                                                                                                       ayrılarak  kendi  Ortodoks  Apostolik  Kilisesini  mükemmel    bir    biçimde     başarıyla
                 Hristiyanlığın  Anadolu’da  yerleşerek    Bizans’ın  bir  sınır  kenti  durumuna  gelen                                                               sergilemektedir.
            kurumsallaşmasıyla birlikte Ankara dördüncü    Ankara’da yerleşimi daha rahat savunulabilecek              (Gregoriyen) kurmuştur. Ermeni Katolik Kilisesi
            yüzyılın  ortasında  bir  Hristiyan  kentine   bir duruma getirmek amacıyla Bizans Ankara’sı                de buradan 17 nci yüzyılda ayrılarak bağımsız        Selçuklular Dönemi
                                                                                                                       olmuştur.
            dönüşür .  Artık  dinsel  yönden  önemli  bir  Kale’nin sırtlarına doğru kaydırılmıştır. Askeri                                                                  Selçukluların  1081’de  Ankara’yı  ele
                   17
            merkez olmuştur. Ankara’da, 358’de ikinci bir  bakımdan önemli bir nokta olan Ankara, yedinci                    Ankara’da Ermenilere ait en eski dinsel   geçirmesinden sonraki elli yıl içinde kent birkaç
            konsey toplanmasına karşın 362 yılına kadar bir  yüzyıldan  sonra  bir  ticaret  kenti  olmaya             yapı  olan  Aziz  Meryem  Manastırı  olarak  da  kez el değiştirir ve en sonunda, 1127’de kesin



                                                      182                                                                                                         183
   179   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189