Page 54 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 54

tarih çevresi

Temsil Heyeti için İstanbul ve Sivas arasında istihbaratın sağlanması ve Kurtuluş Savaşı planlarının
hazırlanıp hayata geçirilmesinde oldukça önemli işler başarmıştır33.

      Tarık Zafer Tunaya da Ali Fuat Paşa’dan aldığı Karakol Cemiyeti- Teşkilat-ı Umumiye Nizam
namesinin birinci maddesine göre örgütün kuruluş amacının tam anlamıyla Müdafaa-i Hukuk doktrin-
lerine dayandığını belirtmektedir: “Karakol Cemiyeti, milletin vahdeti, hürriyet ve hâkimiyet-i mut-
lakasını ve vatanın, siyâsi ve coğrafî ve iktisadi tamamı ve istiklâlini te’mine çalışır. İş bu mukaddesât-ı
tabiiye-i milliye ve mülkiyeyi muhil her nevi ukud, kuyud ve şurutu suret-i kat’iyyede red ve keenle-
myekûn ad ve ilân eder. İş bu hukuk-u milliye ve mülkiyeyi her mütecâviz müstevliye karşı icabında
silah kuvvetiyle müdafaa ve muhafaza için Karakol Cemiyeti, milletin kudret ve hamiyet-i millîyesine,
âlem-i İslamın salabet ve gayret-i diniyesine, milletlerin hukuk-u tabiyelerini teslim ve müdafaa eden
teşkilât-ı beynelmileliyenin müzaheret-i medeniye ve necibânesine istinaden Türkiye’de berveçhi âtî
teşkilatı icra ve ihzar eder.”34

     Aslında başlarda örgüt içerisinde Talat ve Enver Paşa gibi İttihatçı liderlere bağlı bazı isimlerin
faaliyette bulunmuş olması, Mustafa Kemal Paşa başta olmak üzere Anadolu harekâtındaki herkes-
in daha sonraları Karakol Cemiyeti’ne karşı temkinli yaklaşmasına neden olmuştur35. Hatta Karakol
Cemiyeti’nin temsilcisi olarak Sivas Kongresi’ne katılan Kara Vasıf ve Mustafa Kemal Paşa arasında
geçen bir konuşmada Mustafa Kemal Paşa’nın Kara Vasıf’a karşı sergilediği tavır, Paşa’nın örgütün
Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulmasından sonra artık lağvedilmesi gerektiği-
ni düşündüğünü de gösterir niteliktedir: “Kuzum, Vasıf. Bu gizli mücahitler kimlerdir ve nerededirler?
Bahusus bütün bu gizli teşekküllerin başkumandanı kimdir? Şunları biz de bilelim, öğrenelim!’’

     Bu sözlerden sonra Kara Vasıf Bey tam anlatmaya başlayacağı sırada, Mustafa Kemal Paşa ona va
kit bırakmadan sözlerine şöyle devam eder: “Sizlerin maksadı mülga İttihat ve Terakkiyi yeniden ihya
etmektir. Bu suretle iktidarı yeniden ele geçirmek istiyorsunuz. Bunların farkındayım. Gizli başku-
mandanınızın adını da söyleyeyim. Enver Paşa'dır”. Bu sözler üzerine Kara Vasıf itiraz ederek “Hayır
Paşam yanılıyorsunuz. Bizim başkumandanımız sizsiniz. Talat Paşa Berlin’den gönderdiği talimatta:
“Bundan sonra Başkumandanınız Mustafa Kemal Paşa’dır. Onun açtığı bayrak altında birleşiniz” diye
yazmıştır.”36

     Aslında Kara Vasıf burada açıkça örgütün başına Mustafa Kemal Paşa’nın geçmesini istediğini
belli etmiştir. Ancak görüldüğü üzere Mustafa Kemal Paşa, bu görevi kabul edip etmemekte tereddüt
etmektedir. Bununla birlikte az önce de belirttiğimiz gibi Mustafa Kemal Paşa, Anadolu ve Rumeli
Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulmasından sonra bu örgütün dağıtılmasını istemiştir. Ancak Kara-
kolcular, 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un işgal edilmesine kadar bunu yerine getirmemiştir37.

      Dahası örgütün faaliyetlerinden rahatsız olan başkaları da vardır. Özellikle İngilizler, gittikleri
her yerde, cephelerden dönen halkı (İstanbul başta olmak üzere) işgallere karşı örgütleyen Karakol
Cemiyeti üyelerini, kimi zaman Bolşevik olmakla kimi zaman de İttihatçılıkla suçlayarak durdurmaya
çalışmıştır. İngilizlerin bu provokasyonlarında Hürriyet ve İtilaf Fırkası üyelerinin de büyük etkisinin
olduğu görülmüştür. Zira fırka üyelerinin çoğu zaman Millî Mücadele karşıtı faaliyetlerde yer aldığı
da bilinmektedir38.

                                               54
   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59