Page 50 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 50

tarih çevresi

and Progress, carried out irreplaceable works for the Ottoman Empire. In the internal correspondence,
Mustafa Kemal Pasha took his place in this organization by using the nickname "Nuh Bey", and in the
same way, Kara Vasıf Bey "Cengiz", Miralay Şevket Bey (Çanakkale Fortified Position Commander),
"Isa", used this names in many activities in the Karakol Cemiyeti. In this study, in the light of archive
documents, the code names used in the correspondence between the members of the Karakol Cemiyeti,
which was established after the dissolution of the Special Organization, and the telegram samples they
used will be discussed.

     Keywords: İntelligence in the Ottoman, Teşkilat-ı Mahsusa, Karakol Cemiyeti, İttihat ve Terakki
Fırkası, Nuh Bey.

     Giriş

     Tarih boyunca birçok devlet istihbarat sağlamak için her yola başvurmuş, bu amaçla kurulan
gizli örgütler farklı alanlarda faaliyet göstermiştir. Elçi, tüccar ve din adamları ülkeler arasında isti-
hbaratın sağlanmasında önemli rol oynamıştır. Osmanlı klasik dönemde aynı şekilde casusluk faali-
yetleri görülmüştür. Ta ki istihbarat çalışmaları bir örgüt çatısı altında toplanarak daha merkezi bir hale
getirilinceye kadar. Bununla birlikte kayıtlarda Osmanlı tarihinde casusluk faaliyetlerinin ilk olarak
Osman Bey döneminde ortaya çıktığı görülmektedir. Ulufeli (ücretli) casusluk, tüccar ve gezginlerden
alınan haberler, gönüllü casusluk, dil alma yöntemi gibi usuller kullanılmıştır. Bunun yanı sıra başta
Balkanlar olmak üzere Osmanlı Devleti’nin yapacağı her türlü askeri ve siyası sefer bu istihbaratlara
göre şekillenmiştir. İç istihbarat faaliyetleri daha çok şehzadelerin hareketlerini kontrol etmek ve ülke
içerisindeki asayişsizliklerin öğrenilmesine odaklanırken dış istihbarat faaliyetleri ise yapılacak feti-
hler öncesi ve sonrasında gerçekleşen olaylara yoğunlaşmıştır2.

     Aslında uluslararası siyasette, özellikle yabancı ülkelerde elçiliklerin açılması gibi pek çok konu-
da geri olan Osmanlı Devleti iç istihbarat konusuna çok daha sonraları önem vermiştir. Dahası bu
faaliyetler maalesef 19.yüzyıl başlarına kadar sadece belirli kişilerin sistemsiz şekilde bilgi toplaması
şeklinde devam etmiştir. II. Abdülhamid döneminde ise “İstihbarat Örgütü” kavram olarak ön pla-
na çıkmaya başlamıştır. 1913 yılına kadar ciddi anlamda bir istihbarat teşkilatı bulunmayan Osmanlı
Devleti’nde bu konu hakkında ilk çalışma Enver Paşa tarafından yapılmıştır. Enver Paşa komutasında
İttihatçı subaylar öncülüğünde kurulan “Teşkilat-ı Mahsusa” devletin geleceği için oldukça önemli
çalışmalara imza atmıştır. Bu konu hakkında Sezai Balcı ve Mustafa Balcıoğlu tarafından ele alınan
“İdealist Bir Mücadele Adamı: Teşkilat-ı Mahsusa Başkanı Tunuslu Ali Başhamba” değerli çalışma-
lar arasındadır. Balcı ve Balcıoğlu Teşkilat-ı Mahsusa’nın kuruluş ve faaliyetleri hakkında önemli
detaylara değinmiş ve konu hakkında oldukça ayrıntılı bilgiler vermiştir3. Cemiyette kullanılan kod
adları üzerine bir başka değerli çalışma da Emel Akal tarafından yazılmış olan “Millî Mücadelenin
Başlangıcında Mustafa Kemal, İttihat Terakki ve Bolşevizm” isimli eşsiz eserdir. Emel Akal kitabın-
da İttihat ve Terakki Fırkası üyelerin Millî Mücadele’yi nasıl koordine ettiklerini ve Mustafa Kemal
Paşa’nın bu süreçte nasıl liderliğe yükseldiğini ayrıntısı ile ele almıştır. Ayrıca kitabın en ilgi çekici
bölümü İttihatçıların Bolşevik harekete duydukları sempatiyi farklı şekillerde ele alması olmuştur. Bu
iddialı çalışma Karakol Cemiyeti hakkında verdiği açıklayıcı bilgilerin yanı sıra diğer konularda da
her açıdan titizlikle hazırlanmıştır.4 Bu kıymetli eserlerin yanı sıra Karakol Cemiyeti hakkında bakılabi

                                               50
   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55