Page 55 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 55

tarih çevresi

      Dahası İngiliz Muhipler Cemiyeti'nin, Karakol Cemiyeti’nin içine sızmayı başardığı ve örgütün
belgelerini kullanarak birçok casusunu Anadolu'ya geçirdiği de bilinmektedir. Zira İnebolu İrtibat
Zabiti Nidâi Bey, 28 Ocak 1921 tarihinde Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyasetine gönderdiği bir yazı
da bu iddiayı doğrulamaktadır. Bu da bize İngiliz Muhipler Cemiyeti’nin Millî Mücadele döneminde
Ankara Hükümeti için nasıl bir tehlike oluşturduğunu açıkça göstermektedir: “İstanbul'da Mustafa
Bey Grubunun çalıştıkları binada Şehremini İngiliz Muhipler Cemiyeti azasından Bahriye Yüzbaşısı
Ahmet’i görmüş ve evvel hareket edeceğimden, Binbaşı İbrahim Bey'e haber gönderememiştim. Bu
kere gelen ve her veçhile şayan-ı itimat bulunan ümera tarafından bu Ahmet’in yanında birçok iti-
matnameler ile Bahriye Nezareti’nde dolaştığı ve ikinci şube müdürü tarafından bu hâlin müehhez
edildiği...”39

      Yukarı da verilen bilgiler de dahil olmak üzere birçok yerde Mustafa Kemal Paşa’nın yakın çevre
sinin Osmanlı Devleti adına bu kadar önemli faaliyetlerde bulunan Kara Vasıf ve Karakol Cemiye-
ti üyelerinden vatanperver olarak bahsettiği görülmektedir. Buna mukabil Mustafa Kemal Paşa’nın
kendisi hiçbir yerde açıkça Karakol Cemiyeti üyesi olup olmadığından bahsetmemiştir. Cemiyetin
üyesi olduğunu açıkça kabul etmemiş olsa da Mondros Mütarekesi’nden sonra İttihatçıların etrafında
toplandığı bu teşkilatın faaliyetlerine gizlice destek verdiği ve örgütün önemli isimleri arasında olduğu
da kesindir. Zira Mustafa Kemal Paşa’nın, Kara Kemal ile birlikte o dönem tutuklu bulunan İsmail
Canbulat’ın evinde görüştüğü, daha sonra yapılan ikinci görüşmede kendisine yapılan Tevfik Paşa’nın
kaçırılması teklifini de kabul etmediği bilinmektedir. Bu teklifi kabul etmemiş olsa da örgütün kuru-
cusu olan Kara Vasıf ve Refik İsmail Beylerle ilişkilerini devam ettirmiş, İzzet Paşa’nın tekrar iktida-
ra getirilmesi için ne gibi faaliyetlerde bulunabileceğini araştırmıştır. Kısacası Mustafa Kemal Paşa
mütarekeden sonra da İttihatçılar ve Karakol Cemiyeti üyeleri ile görüşmeye devam etmiş ve yapılan
birçok gizli görüşmede “Nuh” takma adını açıkça kullanmıştır.40 Cemiyetin kurulmasından Sivas Kon-
gresi’nin toplanmasına kadar geçen süre zarfında yapılan görüşmelerde yazılan gizli şifrelerde “Nuh”
diye zikredilen kişi Mustafa Kemal Paşa’nın bizzat kendisidir. Nitekim Sivas Kongresi’nin toplandığı
tarihlerde Nuh isimli başka birisinin bulunmadığı kayıtlarda görülmektedir. Bununla birlikte belgel-
erde geçen Nuh isminin Kayseri mebusu Nuh Naci Yazgan’a ait olmadığı da açıktır. Nitekim Sivas
Kongresi’nin yapılması ve başkan olarak da Mustafa Kemal Paşa’nın seçilmesi başkan vekilliğine de
Bekir Sami Bey ve Rauf Bey’in getirilmesi41 bu kongrede Kayseri Mebusu Nuh Naci Yazgan Bey’in
komuta kademesinde dahi yer almadığını göstermektedir. Bununla birlikte gizli olarak belirlenen
mebus namzet listeleri seçim döneminde sürekli Nuh Bey’e gönderilmiştir. Böylesine gizli şifreler
de yine sadece Mustafa Kemal Paşa’ya gönderilebilirdi. Yani bu belgeler bize Nuh isminin Millî Mü-
cadele döneminde Mustafa Kemal Paşa tarafından kod adı olarak kullanıldığını kanıtlamaktadır. Bu
şifre de olduğu gibi Sivas merkeze çekilen birçok belgede Nuh Bey ismi Mustafa Kemal Paşa tarafın-
dan kod adı olarak kullanılmaya devam etmiştir.42

      Kod Adlarının Kullanıldığı Yazışma Örnekleri
      Nuh Bey/Mustafa Kemal Paşa, Musa/ Ali Fuat Paşa

      Karakol Cemiyeti kurulmasından dağılmasına kadar tüm faaliyetlerinde olabildiğince temkinli
davranmış, örgüt üyeleri hayatları pahasına görevlerini yerine getirmeye çalışmıştır. Özellikle örgütün
idari kadrosu farklı kod adları kullanarak gizli şifreler oluşturmuş ve haberleşme bu şifrelerle sağlan

                                              55
   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60