Page 26 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 26

tarih çevresi

                           Tanzimat Dönemi Osmanlı Sanayi
                                   Mehmet Seyitdanlıoğlu

     XIX. yüzyıl Avrupa’nın her alanda öne geçtiği bir dönem olmuştur. Bu yüzyılda sanayi devri-
mini başta İngiltere olmak üzere gerçekleştiren Avrupa devletleri, sanayiini geliştirme başarısını
gösteremeyen ülkelerin pazarlarını istila etmeye başladılar. Bu duruma ilk düşenler, sanayi atılımını
gerçekleştiren İngiltere karşısında, diğer kıta Avrupa’sı devletleri olmuştur. 1815’ten sonra, Avrupa’yı
kasıp kavuran Napoleon savaşlarının bitmesiyle, başta Fransa olmak üzere, öteki Avrupa devletleri
de sanayileşme çabalarına hız verdiler. Bunun için de himayeci gümrük politikaları oluşturarak yerli
sanayii canlandırmaya çalıştılar. Yüksek gümrük duvarları oluşturma uygulamasını Fransa başlattı.
Onu Alman Zollverein Devletleri ve nihayet 1833’te Avusturya izledi. Aynı yıl Rusya da ithalata ağır
gümrük koydu. İşte bu durum İngiltere’yi Osmanlı İmparatorluğu pazarına yönelten temel etkenlerden
biri oldu. Osmanlı İmparatorluğu önemli bir Pazar olmasının yanı sıra, sahip olduğu zengin hammadde
kaynaklarıyla da İngiliz sanayii için önem arz etmekteydi. Öte yandan, Avrupa devletleri kendi sanay-
ilerini korurken, Osmanlı Devleti kapitülasyonlarla verdiği hakları muhafaza ediyor, hatta genişletiy-
or, Avrupa’daki ekonomik gelişmelerin dışında kalıyordu1.

    Böylece, Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa devletleriyle yüzyıllardır sürdürdüğü ticarette üstün-
lük, İngiltere başta olmak üzere radikal bir biçimde Fransa ve Avusturya gibi ülkelere geçiyordu. Ya-
bancıların imparatorluktaki ticari faaliyetlerini sınırlayan tahditlerin de 1838 Osmanlı-İngiliz Ticaret
Antlaşması ile kaldırılması Avrupa mallarının Osmanlı pazarını ele geçirmesini kolaylaştırdı2. İn-
gilizlerle yapılan ticaret antlaşmasını diğer Avrupa ülkeleri de elde ettiler. 1840 yılında imzalanan bir
antlaşma ile bunlara Prusya da eklenmişti3. Artık Osmanlı pazarı Avrupa üretimi mallara karşı açık
bir duruma gelmiş, yerli mamullerin yerini giderek artan bir hızla yabancı mallar almaya başlamıştı.
Bu durum sınırlı ve belirli bir kalitenin üstünde üretim yapamayan Osmanlı küçük üreticisi, zanaat-
kârını ekmeğinden ederek, devletin vergi gelirlerinin düşmesine de yol açmak gibi zincirleme sonuçlar
doğurmuştur. Sürekli savaşlar ve iç isyanlar yüzünden zaten kötü olan Osmanlı maliyesi kaynak kay-
bına uğramıştır. Bu gidiş XIX. yüzyıl boyunca kötüleşerek sürmüş, dış borçlarla durum ağırlaşmış ve
yüzyılın son çeyreğine gelindiğinde ekonomik çözülme Avrupa mali kontrolüne yol açmıştır.

                                               26
   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31