Page 80 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 80

tarih çevresi

yanına kendisinin yaptırdığı “Gümüşhanevî Dergâhı”nda hadis dersleri
veriyor; kendisinin yazdığı Râmuzü’l-Ehâdis (Hadisler Deryası) adlı kitabını
okutuyordu. Kendisinin bütün kitaplarından icazetli olan Mustafa Asım ondan
ayrıca Kaside-i Bür’e (Bürde) için de icazet almıştır (YA-MAY-K4-064)43.
Gümüşhanevî vefat etmiş, yerine Dağıstanlı Ömer Ziyaeddin (1850-1921)
geçmişti. O, Kafkasyalı Avar Türklerindendi. Babasının yanında tahsile
başlamış;1876 Osmanlı Rus savaşı sırasında Şeyh Şamil’in oğlu Gazi Mehmet
Paşa’nın maiyetinde Kafkas cephesinde muharebeye katılmıştı. Savaş sonrası
İstanbul’a gelerek Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî’nin talebesi olmuş; ondan
tefsir, hadis, fıkıh okumuştu. Kur’an ve Buhari’yi ezberlemiş; hocasından
icazet almıştı. 1893’te hocasının ölümüyle onun yerine halife tayin edildi.
Dağıstanlı Türkçe, Arapça, Farsça, Rusça, Dağıstan dillerini ve Orta Asya Türk
lehçelerini biliyordu. Bu dillerde basılmış ve basılmamış yirmiye yakın eseri
vardır. Bunlardan biri de Zübdetü'l-Buhâri (Kahire 1330) dir ki bunu iki cilt
hâlinde Türkçeye de tercüme etmiş ve yayımlamıştır (Trabzon 1341-1345)44.
Mustafa Asım onun yanında yine Hadis alanında Buharî’yi okumuş, ondan da
icazet almıştır.

       Mustafa Asım’ın İstanbul’daki diğer bir hocası, Osman Hilmi
Karahisarî’dir (1839-1897). O, Bursa, Mısır ve İstanbul’da okumuştur. Bir ara
Karahisar’da müderrislik yapmış, sonra tekrar İstanbul’a gelmiştir. Bayezid
Camiinde “yöntem kitapları (kütüb-i usûliye) ve tıp fenni tedrisi” ile meşgul
olmuştur. Bir ara Metbaa-i Âmire’de dini kitapların tashihini yapmıştır. İkindi
sonraları da Ayasofya’da tefsir okutmuştur. Mevlevî tarikatına mensup olup,
aynı zamanda ünlü mesnevîhânlardan idi (Mehmet Süreyya 1996: III/527).
Mustafa Asım ondan “Tıp, Teşrih ve İlm-i Ebdan ” dersleri almıştır.

       Mustafa Asım, henüz hakkında bilgi bulamadığımız Ebu’l-Kemâl Seyyid
Muhammed ‘Âtıf İstanbulî’nin takrirlerini de dinler, onunla da Kadı Beyzavî
(691)’nin Envâru't-Tenzil ve Esrâru't-Te'vil adlı tefsirini okurlar.
Humus kökenli Mevlânâ Seyyid Mehmed Nesîb İstânbûlî (1873-1930) de
Mustafa Asım’ın hocalarından biridir. Dedesi Rıfaî tarikatına mensup Humus
Pınarbaşı medresesi müderrislerinden Arslan Efendi’dir. Amcası Osmanlı

          43 Gümüşhanevî sekiz yaşına kadar Kur’an ile Kaside-i Bürde, Delâil-i Hayrât
ve Hizb-i Azam adlı eserleri hatmetmiş ve bunlardan icazet almıştı. Kaside-i Bürde,
Mısırlı sûfî ve şair Muhammed b. Saîd el-Bûsîrî’nin Hz. Peygamber için yazdığı bir
kasidedir. İslam dünyasında büyük üne kavuşmuş; hakkında yüzlerce kitaplık bir
edebiyat oluşmuştur. Nazım veya nesir olarak Hintçe, Farsça, Türkçe, Grekçe,
Latince, İtalyanca, Fransızca, İngilizce, Almanca, hatta Afrika ve Güney Asya’daki
mahallî dillere bile çevrilmiştir. (M. Kaya, “Kasîdetü’l-Bürde” TDVİA). Arapçası ve
Türkçe çevirisi için bkz. Armutçuoğlu 2009. Bu konuda son dönemde yapılan
çalışmalar için bkz. Yücel 2016: 86-106.

          44 Ömer Ziyaeddin Dağıstanî hakkında bkz. Binatlı, Yusuf Ziya, “Dağıstanî,
Ömer Ziyaeddin”, TDV-İA. Dağıstanî’nin II. Meşrutiyet döneminde yazdığı hilafet ve
sultanların hukuku hakkında Hadis-i Erbain fi-Hukuki's-Selâtîn ve meşrutiyet
hakkında Mir'ât-ı Kânûn-i Esâsî isimli iki eseri de dikkat çekicidir. İlkinde hilafeti
savunan kırk hadisi derlemiştir. Hilafet ve Osmanlı saltanatını övmüş, sultanın hak ve
adaletini savunmuştur. Bu eserinden dolayı II. Abdülhamit’ten altmış altın hediye
almıştır. Risale niteliğindeki ikinci eserinde ise 1908’de tekrar yürürlüğe giren 1876
Kanun-i Esâsî’sinin maddelerini İslam’ın esaslarına ve Mecelle’ye göre açıklamıştır
(Dağınık, Z.E.).

                                  851
   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85