Page 54 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 54
tarih çevresi
69 (Buell), Moğolların Orta Asya’ya ulaştıklarında (daha önce İran kültürüyle melezleşmiş) Türklerin
mutfak kültürü etkisinde kaldıklarını anlatır. Zihin açıcı bir yazıdır. Konya mutfağında gördüğüm İran-
Türk sinkretiğine çok benzediği için not ediyorum.
70 Birinci kaynaklarda rastladığım ilk “pilav ve zerde” ikilisi. Pilav reçetesi için bakınız: (Şirvani 122-
123).
71 (Oral), gerek kaynak yayında gerekse daha önce yayınlandığı Etnografya Dergisi’nde alıntıladığı
Yazıcızade neşri için her hangi bir vermemiş, yalnızca “Yazıcı Ali Selçuknamesi s. 587” yazmıştır.
72 Th. Houtsman neşrini kullanmış bulunan (Yinanç, Selçukname 151-152)’da bu bilgiler de bulun-
mamaktadır. Yalnızca Nasirü’d-din Ali Çaşnigir’in “bişirilmiş bir kuşu sıcak olduğu halde huzur-ı
padişahiye getirdi”ği yazılıdır.
73 (A. C. Peacock, Moğol Ordusunda Sufiler ve Selçuklu Sarayı: Celaleddin Rumi ve Sultan Veled'in
Eserlerinde Siyaset ve Hamilik)’in okunmasını öneriyorum.
74 (Cahen 95)’e göre “Anadolu’nun tarihinin yönü önlenemez bir şekilde değişmişti”.
75 (Spuler 64): Üçlü yönetimin Hülegü’nün kararı olduğunu, yazmaktadır.
76 (Spuler 59): “Moğollar bütün gayretlerine rağmen Asya’nın garbinde şimdiye kadar kesin başarılar
elde edememişlerdi…” “Bu ne denle Möngke-Han tahta oturur oturmaz küçük kardeşi Kubilay’ı
Çin’e, diğer kardeşi Hülegü’yü de Ön Asya’ya boyun eğdirmek üzere garbe yürümek emri verdi”.
77 (Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye /Siyasi Tarih: Alp Arslan'dan Osman Gazi'ye (1071-1318)
482)’ye göre “Baycu yemin ettiği için surlardan bir mikdarı yıktırılır.”
78 Kısa bir süre önce bu ikili yanlarında sultanın İranlı hekimi Şerefeddin Yakub da olduğu halde
Kastamonu ve Safranbolu’da bulunmuşlardır. Geziden amaç Sinop’un Trabzon Rumlarında (Kom-
nenler) geri alınabilmesi için asker derlemektir. Şerefeddin yazdığı bir özel mektupta “Kastamonu’dan
Zalifre’ye [Safranbolu] gittiğini, dosttan ve hayır sahiplerinden mahrum bulunduğunu, hasta mizacı
dolayısıyla ilaca muhtaç olduğunu ve Kastamonu’da hava ve dostlar müsaade ederse bazı tasavvur-
ları mevcut olduğunu yazar” (Turan, Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar 150-152). Bu
yazıdan 1265 gibi Safranbolu’nun olanakları oldukça kısıtlı bir yerleşme olduğu anlaşılmaktadır.
Anadolu Selçuklularında İrani elitin mesleki, politik ve entelektüel bağlantıları için bakınız: (Nicola)
79 (Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye 608), ise yalnızca Anonim Selçukname’ye dayanarak “…
isyan edip Ulu-borlu (Borgulu) kalesine hakim olduğunu ve Kastamoni beyleri ile münasebet kur-
duğunu söyler” demektedir. (Cahen 288), “… Siyavuş’un ayaklanma merkezi haline getirdiği Burgu-
lu’ya (bu kez burası muhakkak Safranbolu’dur) yürümekteydi.”
54