Page 82 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 82

tarih çevresi

	 Değerli konuklar...
	 Bundan sonra ne oldu:
	 Üçüncü Kılıç’ın sahibi Yüzbaşı Şerafettin oldu. Kılıç kendisine teslim edildi. Günlerce basın
ondan, onun kahramanlıklarından söz etti. Yaraları iyileşti ve ordudaki görevini sürdürdü. Evlendi. Bir
çocuğu oldu. Adı Gönül... Ve boynundaki yara nüksettiği için, Albaylık rütbesinde ordudan erken yaşta
malulen emekli olmak zorunda kaldı. İstanbul’a yerleşti. Kızını bir özel okula kaydettirdi. Tek emeli,
onu okutmaktı. Ancak, yeri geldi kızının okul taksitlerini ödeyecek para bulamadı. Ve o zor günlerde,
Üçüncü Kılıç’ı satmadı. Tam tersine, bunun ulusa ait bir değer olduğunu düşünerek, devletine armağan
etmek istedi. Bu nedenle, kılıcı İstanbul valiliğine teslim etti.
	 Ancak kılıcın en son görüldüğü gün o gündü...
	 Şimdi son sözümüzü söyleyelim:
	 Kurtarılan iller arasında bugün, bir tek İzmir’in kurtuluş anıtı yok... Konak Meydanı, hem
kara gün olan 15 Mayıs 1919 gününün büyük kan selini yaşamış; hem de Kurtuluş günü olan, 9 Ey-
lül’ün onuruyla aydınlanmıştır. Bugün, ne işgali ne de kurtuluşu anımsatan tek bir işaretin, yazının,
çizginin eserini bu meydanda göremezsiniz. Tek bir nokta, bir işaret; bulamazsınız ki size burada o
kara günde, işgalin bu meydanı büyük bir kan çanağı haline getirdiğini söylesin; ya da tek bir çiz-
gi bulamazsınız ki size 9 Eylül gününden, o muazzam kurtuluş sahnesinden; büyük kahramanlık ve
özveriden söz etsin... Buna kimin ne hakkı var? Çocuklarımızı, gelecek kuşaklarımızı, böylesine bir
tarihsel tanıklıkta bulunmuş bu meydanın, yaşadıklarından uzak tutmaya kim nasıl cesaret edebilir?
Tam tersine, bu meydanda o günden kalan hiç bir işaret bırakılmamıştır. Kazınıp, yıkılıp, betona adeta
meydan teslim edilmiş; büyük bir tarihsel talan, ülkenin pek çok yerinde olduğu gibi, bu meydanda
da yaşanmıştır. Onca verilen uğraşıya, anımsatmaya karşın; hatta Kuva-yı Milliye’nin 90. Yılı etkin-
likleri çerçevesinde, İzmir Valiliği, bizim de içinde bulunduğumuz bir komisyonun çalışmaları sonucu,
Belediye Başkanlığı’na böyle bir tarihsel anıtın yapılmasının yararlı olacağına ilişkin yazı yazmasına
karşın; bu öneriye kulaklar tıkanmış ve meydan tarihsel kimliğinden bütünüyle arındırılmıştır.
	

                                              81
   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87