Page 112 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 112

tarih çevresi

cehrilik/çalılık yerin yarısının mutasarrıfı Molla Ömer’dir. O, burayı yüz kuruş
bedelle oğlu Mehmed’e ferağ etmiştir. Osmanlı Devleti de yıllık bir buçuk
kuruş öşrünü ödemek kaydıyla burayı Mehmed’in tasarruf etmesine izin
vermiştir (YA-MAY-K6-071). Ailenin elinde bulunan yerlerin diğer yarı
hissesi, Molla Ömer’in amcasının kızı yukarıda sözü edilen Arife Hatuna aittir.

       Bu Tapu Senedindeki cehrilik yeri kavramı dikkat çekicidir. Bir botanik
tabiri olan cehrî, kökboyasıgillerden, meyve, kabuk veya odunundan güzel
kırmızı renk elde edilen bir kökün (rammus infectorius) adıdır. Kökboyası, bir
iki metre uzunluğunda, çalı görünüşünde, gövdesi sert dikenli, çok yıllık bir
bitkidir. Bu bitkinin sürüngen ve kırmızı renkteki kök sapları boyacılıkta
kullanılıyordu. Demek ki Kayaboynu o zamanlar bu tür bitkilerin bulunduğu
bir çalılıktı. Zaman içinde kayın ve meşe ağaçlarının yoğun olduğu bir orman
haline gelmiştir. Buradaki Ömer, Mustafa Asım’ın dedesi, Mehmed Dayı’nın
babasıdır.

       Hacıyeri’nin olduğu gibi Kayaboynu’un hisseleri de annesi ve kardeşleri
tarafından 1919’da Mustafa Asım’a meccanen devredilmiştir (Tablo 1)18. Bu
senede istinaden aynı sene Mustafa Asım’a Kayaboynu’nda çalılığın yarı
hissesine dair tuğralı bir Sened-i Hakanî/Tapu Belgesi veriliyor (YA-MAY-
K6-076). Buna göre dört dönümden biraz fazla olan çalılığın nevi, miri arazidir.
Aslı on altı hissedir. Bunun üç hissesi kadimden Mustafa Asım’ındır. Diğer on
üç hissesini de yukarıda adı geçen kişilerden ferağ almıştır. Bin altı yüz yirmi
beş kuruş kıymetindedir. Bu bedele karşılık senelik bir kuruş öşür ödemek
kaydıyla tasarruf edecektir (YA-MAY-K6-076).

       Aybastı Emlak Komisyonu’nun 1937 yılındaki yazımında (Tablo 2),
Kayaboynu tarla ve çalılık olarak ikiye ayrılmıştır. Bin sekiz yüz metre karelik
tarlaya yetmiş iki lira, iki bin dört yüz metre karelik çalılığa otuz sekiz lira
değer biçilmiştir. Bu değerlerin binde onu nispetinde de vergi tahakkuk
ettirilmiştir. Yine Aybastı Emlak Komisyonu’nun hazırladığı ve tasdik ettiği
bir Hududname’de Kayaboynu’nun sınırları de belirlenmiştir (YA-MAY-K6-
027)19. Bu bölgede ailenin Arife Hatun soyundan gelen Güneyoğullarının da
yerleri bulunmaktadır. Bu aile, 1980’lerde Hoşkadem yolunun açıldığı
günlerde yolun tarlalarından geçmesine müsaade etmemiştir. Bunun üzerine
Mustafa Asım’ın oğlu Senai, Kayaboynu’ndaki hissesini onlara devrederek

          18 Meccanen devredilen dededen kalma toplam dokuz tarladır: Hacıyeri,
Kayaboynu, Göçük, Değirmenönü, Değirmenbükü, Göğecek/Göğüş, Sülükgölü ve
Hanealtı (YA-MAY-K6-054).

          19 Kayaboynu Tarla: Doğu çalılık; Batı Irmak; Kuzey Dere; Güney Dere.
Kayaboynu Çalılık: Doğu: Araba yolu ve istikametinde bulunan derenin üstündeki
tepecik; Batı Irmak; Kuzey Dere; Güney Dere (YA-MAY-K6-027). Kayaboynu’nun
yüz on ikide üç hissesi, 1951 yılında Mustafa Asım’in veraset senedi mucibince eşi
Saibe’nin satışıyla İzzet kızı İfakat Yediyıldız’a tapulanmıştır (Kabataş Tapu Dairesi:
Gittisi: 19/10/1994 No: 11, c.3, s.54.Özel Arşiv, Tapular Kitabı, s. 54).

                                     111
   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117