Page 95 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 95
tarih çevresi
yaşadıkları batı bölümlerine nazaran Doğu Doğu Trakya'nın Türk sakinlerinin çoğu
Trakya'da önemli miktarda bir Türk nüfusu Yunan sivillerinin katliamlarından ve
bulunmaktaydı. tecavüzlerinden korkarak, ordularının derhal
Yunan işgal kuvvetlerinden bölgeyi alması
Neticede, Mudanya'daki müzakereler
gerektiğinde ısrar etmekteydi. Aslında,
İstanbul, Boğazlar ve Doğu Trakya ile sınırlıydı.
Antant temsilcileri çok hızlı bir şekilde ilk ikisini Trakya'nın bu parçasını nefret ettikleri
boşaltma konusunda anlaşmaya yanaşırken, düşmanları lehine kaybettiklerini öğrenir
Türklerin bunun mütareke anlaşmasının bir öğrenmez intikam saldırıları hemen başlamıştı.
parçası olarak elde edilmesi konusundaki
ısrarları nihai olarak bir uzlaşmanın konusuydu
Bir sonuca ulaşmanın güçlüğüne ek
ve söz konusu mütarekenin imzalanmasından
olarak, Yunanlıların bütün bir Mudanya
hemen sonra bu bölgeler Türk yönetimi altına
konferansı arzusu başarısızlığa uğradı. İngiltere
girecek olmasına rağmen, müteakip barış
ve Fransa'nın yeniden destek ve yardımını
müzakereleri sonuçlanıp bir barış anlaşması
başlatacağı umudunda olan Yunanistan, Türk
imzalanıncaya kadar müttefik işgali altında
taleplerine teslim olmadan daha önce kaybetmiş
kalacaktı. Türk yöneticiler, aldıkları kararları
olduklarının çoğunu geri aldı. Harrington'un,
uygulayabilmek için yeterli sayıda Türk askeri
tıpkı Mondros'ta olduğu gibi, Türk heyetinin bir
ile birlikte Osmanlıların eski başkenti Edirne'yi
şekilde yenilgiye uğramış ve müttefik imtiyazları
alma hakkına sahip olacaktı, ancak gerçek polis
için yalvaran taraf olarak konumlandırılmasında
gücü işgal güçlerinin elinde kalacaktı. Ancak
Doğu Trakya'nın geriye kalan kısımları ile ısrar eden Churchill, Lloyd George ve Curzon
alakalı daha fazla sorun vardı. Diğer bir kez daha müzakereleri sabote etme
teşebbüsünde bulundu. Mustafa Kemal'i İngiliz
delegelerden çok gecikmeli olarak Mudanya'ya
ulaştıklarında, Yunan temsilciler, Yunan ordularına karşı bir saldırı için daha da fazla
ordusunun boşalttığı bölgelerde yerlerini İttifak tahrik eden diğer bir sebep de tarafsız bölgede
askerlerine bırakmakta ısrar etmekteydiler. Bu bulunmaktaydı. İngiliz heyetine bir talimat
askerler nihai olarak bu bölgeyi Türk ordularına gönderilerek, Türkler "tarafsız bölge"nin hemen
teslim edecekti, ama böylelikle Yunan ordusu dışında Boğazların Anadolu kıyısındaki kendi
Yunan topraklarını doğrudan Türklere vermiş durumunu terk etmedikçe Yunan ordusuna Batı
olmanın yaratacağı aşağılanma duygusunun Trakya'dan çekilme talimatı vermeme
vereceği acıyı yaşamak zorunda kalmayacaktı. konusunda ısrarcı olmaları istendi. Bunun
Ayrıca, Yunan delegelere göre, Türk askerleri yanında, nihai barış antlaşması imzalanıncaya
çok yavaş bir şekilde bölgeye intikal etmeliydi kadar İstanbul ve Batı Trakya'da herhangi bir
ki, Yunan nüfusunun katliamına yönelik Türk idaresi kurulmasına müsaade edilmemesi
kaçınılmaz bir Türk arzusunun kurbanı olmadan istendi. Son olarak da, Harrington ne söz vermiş
önce aileleri ve mülkleriyle birlikte Batı olursa olsun, Türkleri Sevr Antlaşması'nı kabule
Trakya'nın güvenli iklimine gidebilsinlerdi. zorlamak için İstanbul'da ve "tarafsız bölge"de
93