Page 15 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 15
tarih çevresi
yerine getirilmemiş ve Kyoto protokolünün miadı dolmuş, 2020 sonrası iklim değişikliği ve emisyon azaltımı
taahhütleri 2015 yılında kabul edilip 2016 yılında yürürlüğe giren Paris anlaşmasına görevini devretmiştir
(Kumar vd., 2021). Burada da iklim değişikliğinin tartışmaya açıldığı tarihi 1992 Rio zirvesinden başlatırsak,
Paris anlaşmasının yürürlüğe girdiği 2016 yılına kadar 24 yıl gecikme yaşanmıştır. Kyoto protokolü için
özellikle gelişmiş ülkelerin iklim değişikliği ile ilgili taahhütleri yerine getirmemesi ve Paris anlaşması ile ne
kadar hedeflere ulaşılacağı konusunda da şüpheleri barındırmaktadır. Bu bağlamda artan enerji maliyetleri
nedeniyle özellikle plastik atık geri dönüşüm yatırımlarının 1980’li yıllardan sonra başladığı görülmektedir.
Türkiye ise 1991 yılında Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ile özel sektöre atıkların geri dönüşümüyle ilgili
yükümlülükler getirerek, geri dönüşüm sürecini başlatmıştır. 2020 yılında yaklaşık 10 milyon tona ulaşan toplam
plastik üretiminin 4 milyon tonu plastik ambalaj malzemelerinden oluşmaktadır (PAGEV, 2019). Kentlerin hızlı
büyümesi, üretim ve tüketim alışkanlıklarına paralel olarak artan plastik tüketimi, artan market zincirleri ve
artan hazır ve paketlenmiş gıda tüketiminin de etkisiyle plastik atıkların hızla arttığı görülmektedir. Plastik
ambalaj üretiminde yaklaşık 1450 firmanın faaliyet yürüttüğü gerçeği ve bunların %60’ına yakınının İstanbul
merkezli olması, plastik atıkların geleceği ve plastik atık yönetiminin başarısı hakkında ipuçları vermektedir
(PAGEV, 2019). Plastik üretim ve atıklarının bu hızla devam etmesi sonucunda, 2030 yılına kadar Batı
Avrupa’da plastik atıkların kişi başı 70 kilograma, Türkiye’nin de toplam plastik atık bertaraf ve geri dönüşüm
miktarlarının 7 milyon tona çıkacağı tahmin edilmektedir. Aynı şekilde 1991 yılında uygulamaya konulan plastik
atıklarla ilgili yönetmeliğin yükümlülükler getirmesine rağmen 32 yıldır hâlen plastik atıkların ekosistemi ve
insan sağlığını tehdit eder durumunun devam etmesi plastik atık yönetimiyle ilgili şüpheleri barındırmaktadır
(Gündoğdu, 2022).
Tablo 4. Ozon Tabakasının İncelmesi, İklim Değişikliği ve Atık Yönetimi Sözleşmeleri
1985 Viyana Sözleşmesi (Ozon Tabakasının Ozon tabakasını incelten maddelerin (OTİM)
1987
1994 Korunması Sözleşmesi) azaltılmasına ilişkin olarak ilk hükümetler arası
temaslar 1981 yılında başlamıştır. Amaç; çevre ve
insan sağlığını korumak. Yasal kontrol ve bağlayıcılık
getirmez.
Ozon Tabakasını İncelten Maddeler 1985 yılından sonra protokol üzerinde çalışmalar
İlişkin Montreal Protokolü başlatılmış, ozon tabakasını incelten maddelerin
kontrolünün sağlanması, protokol 1987 yılında kabul
edilmiştir.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği BMİDÇS, 1992 Rio Janeiro’da imzaya açılmış, 21
Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) Mart 1994 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sera gazı
salımlarını azaltmak, sera gazı yutaklarını (örneğin
ormanlar, okyanuslar, göller) korumak, Türkiye 24
Mayıs 2004’te 189. Taraf olarak katılmıştır.
14