Page 16 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 16
tarih çevresi
ATATÜRK BİLİNCİYLE ATATÜRK’Ü ANLAMAK
Prof. Dr. Fikri Akdeniz
Atatürk’ü anlamak, sevmek, değerlendirmek ve tanımak bir bilgi aktarım işi değildir fakat akıl yoluyla
inceleme, düşünme ve yaptıklarının derinlerine inme sorunudur.
Orhan Hançerlioğlu’nun 1961 yılında Varlık Dergisinde belirttiği gibi: “Atatürk’ü anlamak ve sevmek,
bir düşünceyi anlamak ve sevmek demektir. Türk tarihinde Atatürk’ün kişiliğinde beliren, yalın bir
gerçekçilikle açığa vurulan bu düşünce, çağdaş uygarlık düşüncesidir. Çağdaş uygarlık deyiminden,
bilim ve bilimin gücüne inanmayı, insan haklarına karşı saygı duymayı, çalışmanın değerlendirilmesi-
ni, ileriye yönelmeyi ve erdemli olmayı anlıyoruz. Çağdaş uygarlığı yaratan, gereği gibi değerlendiren
insan gücüdür, insan emeğidir”. Çağdaş uygarlık düşüncesi, bütün insanların eşitliğine, özgürlüğüne
ve saygıdeğerliğine inanmaktan doğmuştur. Atatürk, insanı, kesinlikle ussal bir kimlik içinde görmek
eğilimindedir. Akılcılığı “ Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir” sözleriyle ifade etmiştir. Nadir Nadi’nin
10 Kasım 1958 yılında işaret ettiği gibi “ Yaşama iradesini akıl yoluyla kamçıladığı zaman Doğu ve
Batı arasında hiçbir üstünlük farkı kalmayacağını ilk gösteren Adam Atatürk’tür. “Atatürk’ü anlamak
ve sevmek, erdemli olmaktır”.
Atatürk’ün ülkemizin bugünlerdeki durumunu özetleyen şu tümcesinin önemini de vurgulamalıyız:
“Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş
milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mah-
kumdurlar”..
Yurdunda olduğu kadar dünyada da barışı özleyen, birbirine sevdirmek gerektiğini savunan Atatürk
“Yurtta Sulh Cihanda Sulh” özdeyişiyle düşüncesini vurgulamıştır. Mustafa Kemal Atatürk 1929 da “
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyor-
sanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir” demiştir. Kısaca: Mustafa Kemal, bir ülkü, bir düşünce sistemi,
her alanda kurtuluşun, uygarca yaşamanın, adam olmanın, yücelmenin hızı, gücü ve kaynağıdır.
16