Page 14 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 14

tarih çevresi

Atatürk bize, ele aldığımız her işte geleneğe, göreneğe, saplanmadan aklımızı kullanmayı, her şeyi
pozitif bilimlerin ışığında, aklın ve bilimin süzgecinden geçirmeyi önermiştir. Büyük önder bu duru-
mu şu sözleriyle ifade etmiştir: "Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve
kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aş-
mak zorunda olduğumuz çetin ve köklü zorluklar karşısında, belki amaçlara tamamen eremediğimizi,
fakat asla ödün vermediğimizi, akıl ve bilimi rehber edindiğimizi onaylayacaklardır. Zaman sürat-
le ilerliyor, ulusların, toplumların, bireyleri mutluluk ve mutsuzluk anlayışları değişiyor. Böyle bir
dünyada asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişmesini yadsımak
olur. Benim Türk ulusu için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra
beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver (doğrultu) üzerinde, akıl ve bilimin rehberliğini kabul
ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar."

                                                   DİN ANLAYIŞI

Atatürk, batıl inançlarla ve hurafelerle mücadele etme zorunluluğu üzerinde de durarak akla, mantığa,
toplumun yararına uygun olmayan yorumların İslam dininin özüne ve aslına aykırı olduğunu şu sö-
zleriyle belirtmiştir: " Bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçü vardır. Bu ölçü ile hangi şeyin dine
uygun olup olmadığını kolayca takdir edebilirsiniz. Hangi şey ki akla, mantığa, amme menfaatine,
İslamın menfaatine uygunsa, kimseye sormayın. O şey dindir." "...Mimberlerden aksedecek sözlerin
bilinmesi ve anlaşılması ve ilmi ve fenni gerçeklere uygun olması lazımdır." " Eğer bizim dinimiz akla,
mantığa uygun bir din olmasaydı, mükemmel olmazdı, son din olmazdı." (1923 Balıkesir, Zağnos Paşa
Camiinde mimberden seslenişi) Atatürk, dini kuralların, tarihi koşulları göz önünde tutan akılcı bir
yorumla ele alınması gerektiğini savunuyor. Hoşgörülü ve bilime açık dine karşı değil ve tam tersine
onun yanındadır ve saygılıdır.

SONUÇ OLARAK: Atatürk yalnız yakın geçmişte büyük hizmetler yapmış bir lider değildir. Eser-
leriyle ve düşünceleriyle, Türk ulusunun ve başka ulusların geleceğine de ışık tutmaya devam eden
bir liderdir. O’nun ilke ve devrimleri, evrenselleşen düşünceleri, ülkü ve öngörüleri her zaman yol
gösterici olacak ve yolumuzu aydınlatacaktır. Atatürk'ü anlamak, sevmek, değerlendirmek ve tanımak
bir bilgi aktarım işi değildir. Akıl yoluyla algılama, inceleme, özümseme, düşünme, bilinçlenme ve
yaptıklarının derinlerine inme sorunudur.

                                               14
   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19