Page 31 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 31

tarih çevresi

ktedir. Dahası Temsil Heyeti’nin bölgedeki tek endişesi sadece işgalciler ve İstanbul Hükümeti’nin
muhalif tutumu değildir. Aydın Valisi Ahmet İzzet Bey’de seçimler için büyük bir engel teşkil etme-
ktedir. Zira vali İstanbul Hükümeti’nin güttüğü Milli Mücadele karşıtı politikayı açıkça desteklemkte
ve Yunan Generali Nider’in seçimlerin iptal edilmesi için verdiği talimatlara da harfiyen uymaktadır
(Karaca,2004:334). Oda tıpkı İstanbul Hükümeti gibi Mustafa Kemal Paşa ve Kuvâ-yı Milliye hare-
ketini Damat Ferit Paşa Kabinesinin ve İngilizlerin siyasi amaçlarına ulaşmasında önemli bir engel
olarak görmektedir. Bu yüzden vilayet sınırları içerisinde Milli Mücadele hareketine katılan kim varsa
ya İttihatçılıkla ya da Bolşeviklik ile suçlayarak bertaraf etmeye çalışmıştır (Bilgen,2010:60).

      Temsil Heyeti valinin bu faaliyetleri karşısında, öncelikle Sivas Kongresine delege gönderilme-
si ve ardından seçimlerin yapılması için vilayette yoğun bir çalışma başlatmıştır. Ancak bu kez de
karşılarına efelerin nüfuz mücadelesi çıkmıştır. Zira bölgede oldukça önemli bir güce sahip olan efeler
Batı Anadolu bölgesinde Kuvâ-yı Milliye harekâtının da bel kemiğidir. Temsil Heyeti’nin Aydın ve
civarındaki merkezlerin birçok faaliyeti efeler sayesinde yürütülmektedir. Özellikle Demirci Mehmet
Efe ve Yörük Ali Efe’nin Menteşe havalisi üzerindeki nüfuz çekişmesi Kuvâ-yı Milliye çalışmalarını
zora sokmuştur. Sivas Kongresi’ne delege yollama yarışı ve seçimlerde mebus çıkarma mücadelesi
işgal döneminde Aydın havalisini her yönden olumsuz etkilemiştir.

      2. Milli Mücadelede Efelerin Mücadelesi

      Milli Mücadele hareketinin etkili güçlerinden biri de milis kuvvetlerdir. Özellikle Batı Anadolu
Bölgesinde teşkilatlanan efelerin kızan sayısı azımsanmayacak kadar fazladır. Kimi zaman araların-
daki mücadele hem halka hem de hükümete yansımış olsa da efeler Temsil Heyeti ve Mustafa Kemal
Paşa tarafında yer almasını bilmiştir. Demirci Mehmet Efe Aydın bölgesinde güç olarak Yörük Ali
Efe’den daha nüfuzludur. Öyle ki Müdafaa-i Hukuk Merkezleri onun haberi olmadan Aydın ve haval-
isinde önemli kararlar alamamıştır. Bununla birlikte bölgede yüksek rütbeli subayların olmaması da
Demirci Mehmet Efe’nin bölgede söz sahibi olmasını kolaylaştırmıştır diyebiliriz. Bu durum Mustafa
Kemal Paşa tarafından ele alınmış ve bölgede ki koordinasyonu sağlamak için Aydın Kuvâ-yı Milliye
Komutanlığı’na Refet (Bele) Paşa’yı görevlendirmiştir. Nitekim Refet Paşa Demirci Mehmet Efe’den
komutanlığı almak yerine onunla birlikte hareket etmeye başlamıştır (Gökbel, 2005:308-310).

      Aslında bu dönemde Demirci Mehmet Efe ile Yörük Ali Efe’nin aralarının açık olduğu bilinme-
ktedir. Dahası efelerin güç mücadelesi Sivas Kongresi hazırlıkları sırasında iyiden iyiye hissedilmiş
ve bu süreçte yaşanan olumsuz gelişmeler Meclis-i Mebusan seçimlerine de yansımıştır. Efeler arasın-
da yaşanan gerginliğin başlangıç noktası Hamza ve Ragıp Beylerin Kuvâ-yı Milliye için ortak karar
alarak Menteşe Mutasarrıfı Serficeli Hilmi Bey’i Sivas Kongresi’ne yollaması olmuştur. Hilmi Bey’in
gönderilmesinden sonra Hamza Bey 27 Ekim 1919 tarihinde Nazilli’de milis komutanı Yörük Ali Efe
ile görüşmüş ve bir süre efe’nin yanında kalmıştır. Bu yakınlaşma Muğla Kuvâ-yı Milliye birliklerini
rahatsız etmiş, Ragıp Bey, Yörük Ali Efe ve amcası Hamza Bey’in işbirliğine karşı Demirci Mehmet
Efe’nin birliklerinden Leyneli Yüzbaşı Cavit Bey’den yardım istemiştir. Böylece Demirci Mehmet
Efe’de olaylara dâhil olmuştur. Bunun üzerine Yüzbaşı Cavit Bey’in komutasındaki birlikler 27 Kasım
1919 tarihinde Yörük Ali Efe’nin bulunduğu Bekir Ağa Köşkü’ne girmiş, çıkan kargaşada Muğla’nın
ileri gelenlerinin uzun uğraşlarından sonra anlaşma sağlanmıştır. Aslında burada mücadele edenler

                                              31
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36