Page 17 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 17

tarih çevresi

Aralık’ta tekrar Mucur’a döndüklerini oradan da Kırşehir’e geçtiklerini söylemektedir (Önal, 2002).

    Burada belirtilmesi gereken başka bir husus ise bazı kaynaklarda Çelebi Cemaleddin Efendi ile Mus-
tafa Kemal Paşa’nın aslında daha önce Amasya’da karşılaştıkları söylenmektedir. Amasya’da Mustafa
Kemal Paşa’yı karşılayan heyetin içinde Çelebi Cemaleddin’in de yer aldığı belirtilirken (Kutay, 1973)
bu bilginin bazı kaynaklarda yanlış olduğu verilmiştir (Bahadır, 2002). Bu konu hakkında Mustafa
Kemal Paşa ise Nutuk’ta Hacı Bektaş Veli Dergâhı’na gelişi ve karşılanması hakkında bilgi vermek
yerine sadece Temsil Heyeti adına civar illere dağıtılmak üzere bir bildiriden ve dergâhtan destek iste-
diğinden bahsetmiştir. Bunun yanı sıra gördükleri destek ve sevinçten de memnundur (Nutuk, 2016).

     Çelebi Cemaleddin Efendi ise bu görüşmeler esnasında Mustafa Kemal Paşa’ya Türk ulusunun
işgallerden zaferle çıkacağına emin olduklarını ve bu nedenle daha sonra Cumhuriyet ilan edip etmey-
eceğini sorarak şaşırtmıştır. Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa ise Çelebi Cemaleddin Efendi’nin
kulağına “O mutlu günün ilanına kadar aramızda kalmak koşulu ile evet, Çelebi Hazretleri” diye cevap
vermiştir (Ulusoy, 1986). Görüldüğü üzere Mustafa Kemal Paşa ve Hacı Bektaş Veli Dergâhı arasında
oldukça sıkı bir bağ kurulmuştur. Bu da Millî Mücadele için önemli bir adımdır. Bu dönem dergâhın
başında bulunan Çelebi Cemalettin Efendi ve Salih Niyazi Dedebaba’nın aynı fikirde olması da bu du-
rumu daha da güçlendirmiştir (Tansel, 1991). Aslında Hacı Bektaş Veli Dergâhı’nın Millî Mücadele’ye
verdiği destekte Çelebi Cemaleddin Efendi ve Ali Fuat Paşa’nın daha önce görüşmüş olmasınında et-
kisi büyüktür (Tansel, 1991). Daha sonra Mustafa Kemal Paşa’nında bizzat görüşmeye gelmiş olması
da dergahta sevinçle karşılanmıştır. Bu görüşmelerini bitirdikten sonra Temsil Heyeti Kırşehir’den
ayrılmış ve nihayetinde 27 Aralık 1919’da Ankara’ya varmıştır (Harp Tarihi Vesikaları Dergisi,1962).

     5. Dergâh’tan Çelebi Cemaleddin Efendi’nin TBMM’ye Seçilmesi

     Kırşehir’de seçimler tamamlanmış, mebuslar belli olmuş ve sıra meclisin açılmasına gelmiştir.
Buna mukabil her ne kadar daha sonra TBMM’ye girmiş olsa da kayıtlarda Çelebi Cemaleddin Efen-
di’nin isminin aday olanlar arasında geçmediği görülmektedir. Nitekim Mustafa Kemal Paşa meclisin
açılmasından önce 2 Ocak 1920 tarihinde Çelebi Cemaleddin Efendi ve Mutki’de bulunan Hacı Musa
Bey’e birer telgraf göndererek, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, Temsil Heyeti adına,
Mustafa Kemal, notuyla bir bildiri göndermiş ve bunun genelge halinde tüm köylülere varıncaya kadar
bütün civara duyurulmasını istemiştir. Paşa’nın bu telgrafı üzerine gönderilen bildiri tüm bölgelere
dağıtılmıştır:

     “Yolculuğumuz sırasında görüp incelediklerimiz bizlere, gerçek koruyucu Ulu Tanrı’nın yardımı
ile meydana gelen ulusal birliğimizin dayanağı olan ulusal örgütün kök salmış ve ulusun ve ülkenin
geleceğini kurtarmak için gerçekten güvenilir bir güç ve erk durumuna gelmiş olduğunu sevinçle
gösterdi. Dış durum, bu ulusal dayanç ve birlik yüzünden Erzurum ve Sivas Kongresi ilkelerine göre
ulusa ve yurda elverişli bir sekle girmiştir. Kutsal birliğimize, dayanç ve inancımıza güvenerek yasal
isteklerimizin elde edileceği güne değin direnerek çalışılması ve bu bildirimizin köylere varıncaya dek
bütün ulusa duyurulması rica olunur” (Nutuk, 2016).

Bu süre zarfında Osmanlı’da seçim süreci tamamlanmış ve son Osmanlı Meclis-i Mebusanı 12 Ocak

                                              17
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22