Page 93 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 93
tarih çevresi
direnecekleri konusunda uyarıda bulundu. Churchill'in felaketle sonuçlanan Gelibolu
seferinde Avustralya ve Yeni Zelanda tarafından
Ancak Mustafa Kemal bu uyarıları hiç
gönderilen insanların feda edilmesinden dolayı
dikkate almadı. Bu uyarılara cevabı, ne Mondros
özellikle İngiltere'nin halihazırda suçlanıyor
Mütarekesi'nde ne da başka bir belgede "tarafsız
olması da bu ülkelerin söz konusu tavrında etkili
bölge" olarak tanımlanan herhangi bir bölgenin
olmuştur. İngiliz liderleri için daha da aşağılayıcı
olmadığını belirtmek oldu.
olanı, Harrington'un "tarafsız bölge"yi idame
Paris Barış Konferansı'nda Yunanistan ile
ettirebilmek için en azından sembolik bir güç
birleştirilmesine karar verilen Doğu Trakya'da
göndermeleri konusunda yaptığı başvuruya kısa
homojen bir Yunan bölgesi yaratmak için
bir süre için olumlu cevap veren İstanbul'da
uygulamaya konulan yeni Yunan
üslenmiş Fransız ve İtalyan işgal güçleri, esas
katliamlarından Doğu Trakya'daki Türk
olarak kendi bilgileri dışında yürütülen,
nüfusunu kurtarmak üzere Türk askerleri
hazırlanmasında ya da komutasında yer almamış
Çanakkale'ye girecek ve buradan da Avrupa'ya
oldukları bu girişimden adamlarını geri çektiler.
geçecekti. Ancak, o an için, hem Mustafa
Bu ülkeler Türk milliyetçileri ile barış
Kemal, hem de Harrington krizin barışçıl
yapmaktaydılar ve başarı şansı olmayan bir
yollardan çözülmesi umuduyla bir müddet
Yunan seferine yardım etmelerini isteyen
hareketten geri durdular. Lloyd George ve
İngiltere tarafından yeniden çatışmanın içine
Churchill'in gözü dönmüştü. Savaş alanındaki
çekilmeye niyetleri yoktu.
askeri komutanlarının ihtiyatı yüzünden
İngiltere'yi Yunanistan'a kitlesel yardım
göndermeye zorlayacağını ümit ettikleri kıvılcım Yine Lloyd George ve Churchill yeni bir
bir türlü ateşlenmedi. Churchill Kanada, savaşı tahrik etmek için bir kıvılcım yaratmayı
Avusturalya, Güney Afrika ve Yeni Zelanda'ya denediler. 21 Eylül günü, İngiliz donanmasının
acil mesajlar göndererek, "Türklerin Avrupa'yı birlikleri Ege'den Çanakkale Boğazı'na doğru
işgal etme tehdidi" nedeniyle ve sanki hareket etti ve Çanakkale'ye ulaşacak ya da
Osmanlılar ve Türkler yüzyıllar boyunca Gelibolu Boğazı'nı geçmeye teşebbüs edecek
Boğazlardan serbest geçişi güvence altına herhangi bir Türk ordusuna ateş açacağı
almamışlar gibi, dolambaçlı bir yoldan tehdidinde bulundu. Bu noktada, Fransız Devlet
"Boğazların Güvenliği"nin güvenceye alınması Başkanı Poincare, savaştan kaçınmak için krizin
ve bunun böyle sürdürülmesi için bu devletlerin çözümüne yönelik arabuluculuk yapmak üzere
askeri desteklerini istemekteydi. Ancak, Franklin-Bouillon ve İstanbul'daki Fransız
koloniler yemi yutmadılar ve İngiliz Yüksek Komiseri'ni gönderdi. Mustafa Kemal,
İmparatorluğu bir yana, İngiltere'nin çıkarları şayet İngilizler "tarafsız bölge"den askerlerini
için bile zorlama bir yorum olan bu tehlikeye çekerse, ordularını Çanakkale Boğazı'ndan uzak
karşı destek amacıyla harekete geçmeyi tutacağı konusunda ve mütareke hazırlamak için
reddettiler. bir konferans düzenlenmesi konusunda anlaştı.
91