Page 91 - Tarih Çevresi Dergisi - Mart Nisan Sayısı 2021
P. 91
tarih çevresi
Türkiye Cumhuriyeti dâhil, 16 bağımsız devlet ve “vatan” birliği sağlanmıştır. 19
kuruldu. Bahsedilen bu dağılma süreci ise,
İmparatorluğun idarecileri konumunda olan
Türkler için, sahip oldukları toprakları kurtarma Sonuç
mücadelesiydi. Söz konusu mücadelenin
aşamalarını; Trablusgarp (1911-1912) ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişteki
Balkan Savaşları (1912-1913), I. Dünya Savaşı, yeniden yapılanma sürecinde; yönetim örgütü,
ve nihayet Kurtuluş Savaşı (1919-1923) eğitim sistemi, mali sistem, hukuk, eğitim,
oluşturmaktadır. Bu savaşlardan sadece kültürel yapı vs. unsurların etkin olduğu
sonuncusu başarıyla neticelendi. Bunun nedeni görülmektedir. Bunun paralelinde, Parlamenter
ise, yeni bir devlet kurmak için gerekli olan sistem ile tecrübe, siyasi parti ve çeşitli siyasi
nüfus desteğinin yalnızca Anadolu’da mevcut kurumlar, Cumhuriyet’in aydın ve yetişmiş insan
kadroları da, Osmanlı’dan miras kalmıştır.
olması idi. Bu topraklar, Ortaçağ‘dan beri,
Batılılar tarafından, Türklerin yaşadığı yer Geçmiş dönemde yaşanan modernleşme süreci,
daha çok, bir “tecrübe” olarak Cumhuriyet’e
anlamında, Türkiye adıyla anılmaktadır. Yine,
Osmanlı İmparatorluğu Batı’da, Türk aktarılmıştır. Osmanlıdan Cumhuriyet’e intikal
eden, belki de en önemli, “alışkanlık”, her
İmparatorluğu olarak bilinmektedir. Türkiye ve
Türk adlarının günümüzde de devam etmesi, ikisinde de, değişmenin devlet eliyle ve kısa
sürelerde gerçekleştirileceğine kanaat
sürekliliğin ifadesidir.
getirilmesidir. Bu alışkanlık, günümüzde de
Yaşanan sürecin sonunda yaşanan devam etmektedir. Diğer yandan, çok uluslu
Toprak kaybı ve beraberindeki nüfus kaybı ile İmparatorluğun kurumları, tek uluslu
Osmanlı İmparatorluğu’ndan geriye, yalnızca Cumhuriyet’e geçişte, kendiliğinden geçersiz
Anadolu ve Trakya bölgesi ve bu sahada hale gelmiş, yeni düzenlemelerin yapılması
yaşayan insanlar kalmıştır. İmparatorluk gereği hasıl olmuştur. Daha çok, siyasi rejim,
genelinde dağınık gruplar halinde yaşayan devlet idaresi ve kurumlar düzeyinde
Türklerin, Anadolu’ya göçü, uzun ve meşakkatli gerçekleştirilen düzenlemeler, değişim olarak
bir zamanda mümkün olabilmiştir. Böylece, değerlendirilmelidir. Kültürel sahada, günlük
18
Osmanlı tebaasının bir kısmını teşkil eden hayatı ilgilendiren konularda değişimler
Türkler, Türkiye Cumhuriyeti’nde, toplumun yaşanırken, zihniyet, halk kültürü v.s. gibi
esasını teşkil ederek, “vatandaş” sıfatıyla konularda da süreklilik hakim olmuştur.
hayatlarına devam etmişlerdir.
Sonuç olarak, siyasi, askeri, idari, hukuki,
Çok uluslu İmparatorluktan ulus- iktisadi, ekonomik, kültürel vb. yönüyle
devletine, ümmetten millete-geçiş olarak Cumhuriyet’in kurucuları devraldıkları ‘Tarihi
nitelendirilebilecek bu süreç sonunda, ırk birliği Mirası’, yeni ve modern bir devlet inşa etmek
sağlanarak, çoğunluğu Türklerden oluşan bir gayesiyle en iyi şekilde kullanmışlardır. Kısa
millet ortaya çıkmıştır. Anadolu’nun düşman dönemde bakıldığında “radikal” olarak
işgalinden kurtarılmasıyla da bu milletin nitelendirilen bu değişimlerin, uzun dönemde
üzerinde yaşayacağı ülkenin sınırları bakıldığında, Osmanlı’nın son dönemlerinde
belirlenmiş, böylece, modern anlamda bir ulus başlayan yenileşme ve modernleşme çabalarının
devleti kurmanın ön şartlarından olan, “millet” Cumhuriyet döneminde güçlenerek devam eden
89