Page 11 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 11
tarih çevresi
merkez olarak kullanıp ne yapmak hizmet edebilecek, kendi fikir ve çıkarlarına
istediklerine dair kimsenin bir bilgisi
olmamıştır. göre değil de, “talimat-i seniyye” hükümlerine
Arap kıtasının tamamında hem karada göre çalışacak, örneğin; Said Paşa hazretleri
hem de denizlerde İngilizler gizli olarak çeşitli
entrikalar çevirmektedirler. Bazı nüfuz sahibi gibi denenmiş ve sadık kişilerden oluşan bir
İngiliz taraftarı kişilerin bir perde çekmiş gibi
gizlemeleri sayesinde, devlet alabileceği “Islahat Heyeti” (Heyet-i Islahhiye) Irak ve
sıhatli bilgileri maalesef alamamaktadır. Zaten
İngilizlerin Mısır’ı geçici olarak işgal edip, Arabistan kıtası için önemle ve dikkatlice
gayr-ı meşru anlaşmalar ve özellikle devlet ve
milletlerarası anlaşmalarda saltanat-ı hazırlanacak ıslah programında
seniyye’ye karşı Mısır idaresi hile ile, haksız
olarak ele geçirilmiştir. Irak kıtasında da, görevlendirilerek bölgenin ıslahı
Arabistan’da, Suveyş bölgesinde, Aden, Bahr-
ı Muhıyt ve Basra körfezinde de İngilizler sağlanmalıdır.
sürekli olarak propagandalar yapmaktadırlar.
Pek çok hediyeler ve para kuvvetinin gücüyle Görüldüğü gibi Nusret Paşa, bölgedeki
de ingiliz memurları, buralardaki dini liderler
(postnişin dervişler) aracılığı ile, onların farklı dini gruplara mensup halkın Fransızlar
nüfuzunu kullanarak, bu halkı ele geçirdiler.
Böylece Arap kıtası ve Irak’da, Devlet-i ve özellikle de İngilizler tarafından nasıl ele
Aliyye’nin yapacağı mahalli ıslahatları, siyasi
tedbirlerin alınmasını önlemeye muvaffak geçirildiği, İngilizlerin bölge üzerindeki
oldular.
nüfuzları hakkında gerçekten önemli bilgiler
Kendi menfaatleri gereği “ictima
heyeti” ‘nin aleyhinde talepler öne sürerek, sunmaktadır. İngilizlerin, buradaki tarikat
devleti-i aliyye’nin buradaki kuvvetini
sarsmak düşüncesiyle, yalnızca kendi liderlerini kullanarak, amaçlarını
iktidarlarını düşünen, yönetici vasıflarına
sahip olmayan, kendi çıkarları için çalışıp, beş- uygulayabilecekleri uygun bir ortam
on boncuk toplayıp kaçmak amacında olan
birkaç menfaatperest vali ve büyük hazırlamaya çalıştıkları aşikardır. İngilizler,
memurların tamahkar icraatlar neticesinde, bir
başka kuvvetin buralar üzerinde etkili Osmanlı Devleti’nin nüfuzunu kırarak,
olmasına neden olmuştur. Bu sebeple eğer bu
hal-ı hazırdaki durum Irak’ta devam edecek bilhassa Şii grupları ele geçirip Osmanlı
olur ise, Irak elden çıkacaktır. Bunun için
halka karşı gerçekten ve ciddi olarak şefkat Devleti aleyhine propaganda yapmalarını
gösterebilecek, Devlet-i Aliyye’ye sadakat’le
sağlamaktadırlar. Hatta daha da ileri giderek,
bu dini grupların kullanılmasıyla Osmanlı
Devleti’nin bölgeye yapmak istediği ıslah
çalışmaları sekteye uğratılmaktadır. Zaman
zaman Şii tarikat lider ve üyelerinin yanında,
sunni mezhebe mensup olan yöre halkı bile
Osmanlıya karşı kullanılmaktadır.
Nusret Paşa’nın işaret ettiği gibi
buralarda görev yapan Osmanlı memurlarının
en alt kademeden, en üst kademeye kadar
büyük çoğunluğunun olayın pek de farkına
varamadıkları, ya da kendi menfaatleri
meselesi içerisinde durumdan habersiz
oldukları görülmektedir. Ayrıca bölgeye
gönderilen Ömer Paşa’nın ıslah konusunda
çok da başarılı olmadığı onun çok yetersiz
kaldığı de önemle vurgulanmaktadır.
Bölgeye baktığımızda görüyoruz ki, bu
bölge zengin petrol yataklarının bulunduğu
9