Page 108 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 108

tarih çevresi

“Elinizde Padişah fermanı ya da yanınızda sizi koruyacak kavaslar da olsa, Ramazanda camilere
girmek bir gâvur için tehlikelidir; orucun verdiği coşkunluk boş beyinleri alevlendirir; imamların vaa-
zları dini bütün kişilerin yobazlığını artırır; gelişen uygarlığın sağladığı genel hoşgörü, bu sıralarda
kolayca unutulabilir.” Mme de Gasparin isminde başka bir seyyaha göre ise Gayrimüslimler sadece
Ramazan ayında değil, her zaman Türklerin hoşgörüsüzlüğü nedeniyle Ayasofya’ya ana kapıdan gire-
memiştir. Bu yüzden dar bir geçitten geçmek zorunda kalmışlardır. Seyyah Pouqueville ise seyahat-
namesinde imama rüşvet vermek şartıyla hiçbir zorluk yaşamadan Ayasofya’ya girdiğini anlatmıştır.
Görüldüğü üzere Ayasofya’yı gezen seyyahlar burada gördüklerini farklı şekillerde anlatmıştır. Hepsi
genel olarak, Ayasofya’nın dış görünüşüne ilişkin, birbirine uymayan bir takım betimlemeler yapmış
olsa da Türkler tarafından yapılan değişiklik ve tahribata rağmen kilisenin görkemini hala koruduğu
konusunda hemfikirdir.40

      XIX. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul’a gelen Frederick Walpole eserinde İstanbul’un en ince
ayrıntılarına kadar tasvir ederken denizden bakıldığında çok güzel görünen Ayasofya’nın Türkler
camiye çevirdikten sonra ihtişamını kaybettiğinden belirtmiştir. O dönem sarmaşıklar ve kesilmiş ağaç
gövdeleri ile kaplı kilisenin, iç duvarlarında ki bazı resimlerin ilk yapıldıkları gün kadar canlı renklere
sahip olduğunu ancak üzerlerinin bir tabaka ile kaplamış olduğunu anlatmıştır. Bakımsızlıktan minberi
örümcek ağı içinde olan caminin köşe kısımlarının Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesini temsil eden resim-
lerle kaplı olduğunu belirten Walpole Ayasofya’nın bazı yerlerinde gördüğü farklı mimari tarz ve üslup
yüzünden bu kilisenin mimari yapısının oluşmasında Bizans mimarisinin yanı sıra onlarla komşu olan
başka devletlerin de etkileri olduğunu sözlerine eklemiştir.41

      Walpole dışında seyahatnamesinde İstanbul ve Ayasofya ile birlikte XIX. yüzyıl Osmanlı’da
yaşayan genel durum hakkında önemli bilgiler veren bir başka seyyahta Henry Fanshawe, Tozer,dir.
Tozer seyahatnamesinde özellikle 1873-1875 yılları arasında Osmanlı topraklarında yaşanan kıtlık
olayı ve halkın durumu hakkında önemli bilgiler aktarmıştır. İstanbul’da İngilizce ve Fransızca olarak
yayın yapan “The Levant Herald” gazetesinin sahibi Edgar Whitaker, 24 Ocak 1875 yılında yaptığı bir
konuşmada Tozer’in seyahatnamesinde yazdıklarını doğrulayarak o dönem Anadolu’da neredeyse 20
aydır devam eden kıtlıktan bahsetmiş ve İstanbul Hükümetini bu olaya karşı sorumsuzlukla suçlamıştır.
Bölgenin nüfusunun ortaya çıkan hastalıklar ve göçler neticesinde azaldığını yaşanan felaketin İstan-
bul’daki yönetim tarafından fark edilmesinden sonra, özellikle İngiltere ve Amerika’dan gelen mi-
syonerlerin zor durumda olan insanlara yardım eli uzattığını belirtmiştir. En sonunda Türk yönetimi
de elinden gelen bütün imkânlarını kıtlıktan mustarip olan insanlar için seferber etmeye çalışmıştır.42
Tozer bu dönem Osmanlı halkın sorunlarını görmezden gelmekle suçlamakla kalmamış ayrıca Sultan
II. Mahmut tarafından yapılan reformların eksikliğinden duyduğu rahatsızlığını dile getirmiştir. Bun-
lardan birisi de merkezileşme politikasıdır. O dönem İngiltere’nin İstanbul konsolosu olarak görev ya-
pan Layard’da seyyah Tozer gibi düşünmektedir. 1849 yılında Trabzon’dan Erzurum’a doğru seyahat
eden, Layard yerel yöneticiler tarafından yapılan köprülerin bakımsızlığı yüzünden ticaretin durma
noktasına gelmesinden şikâyet etmiş ve bunun sebebini de tıpkı Tozer gibi merkezileşme politikası-
na bağlayarak yerel yöneticilerin suiistimali olarak değerlendirmiştir. İkisine göre merkezileştirme
yönünde reformlar uygulamaya konulduğunda bölge halkının çıkarları gözetilmemiştir. Yine Anado-
lu’da yaşanan kıtlıkta da saray halka karşı ilgisiz kalmış ve yabancı ülkelerle yapılan bazı ticaret
antlaşmaları ve ülkeye ucuz ama kalitesiz mallar girmeye başlaması bu kıtlığın çıkmasında önemli rol

                                              108
   103   104   105   106   107   108   109   110   111   112   113