Page 24 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 24

tarih çevresi

                    DÜNYADA İSTATİSTİK TARİHİNE BAKIŞ
                                   Prof. Dr. Fikri Akdeniz

     Yazımızın amacı: Uygarlık tarihi içinde istatistikteki gelişmeleri 18. Yüzyıla kadar sizlerle pay-
laşmaktır.

    İstatistik Sözcüğünün Kökeni: İstatistik sözcüğü İtalyan kökenlidir. İtalyancada devlet işleriyle
uğraşan kişi anlamına gelen “statista” ile devlet ve durum anlamına gelen “stato” (Latince de status)
sözcüklerinden türetilmiştir. İstatistiğin orijinal anlamı, devlet adamının ilgilendiği durumlarla ilgili
toplanan bilgidir. İstatistik bu anlamda 16. yüzyılda İtalya’da kullanıldı. Buradan Fransa, Hollanda ve
Almanya’ya geçti.

      İstatistiğin Gelişimi: İstatistiksel anlamda en eski yazılı belgeler antik Sümer’den gelmekte-
dir. Bunlar, nüfus, hasat, mal ve sığırların sayısı ile ilgili kayıtlardı. Antik Mısırda bir sonraki yıla
sığırların listesi taşınırdı. İnsanların listesi sürekli olarak güncellenerek adam başına vergi istenirdi.
Arazi vergisi vardı. Vergi miktarı yalnız toprak parselin planından değil taşkınların düzeyinin verimi
etkilemesinden de çıkarılırdı. 50 asır önce eski Mısır’da yaşamış bir kralın mezarındaki şekiller in-
celendiğinde, savaş esirlerinin, ele geçirilen sığır ve keçilerin sayıları, istatistik kayıtları için örnek
verilebilir. Eski Çin’de imparator Büyük Yu (Yu the Great (MÖ 2123-2025)) döneminde hane halkı
sayısı, gelir vergisi, ekonomik üretim ile ilgili sayımlar yapılmış ve tablolar verilmişti. Çin düşünürü
(filozofu) Chuang Zhou (Tzu) (Zhuangzi) (MÖ 369-286) nun kitabında kaç tane hane halkı kendi evi
ve toprağına sahiptir? Bir aile, ne kadar yiyecek stokuna sahiptir? Ne kadar hasta, dul, öksüz, sakat kişi
bulunmaktadır? gibi sorulara rastlanmıştır.

     İstatistiklere en çok önem verenlerin başında Roma’lılar gelmektedir. Roma’nın altıncı kralı (44
yıl hükmeden), Servius Tullis (M.Ö. D?- Ö: 535) döneminde Roma’nın asker kapasitesini ölçmek
amacıyla sayım yapılmıştı. Roma Cumhuriyetinde, vergi alma ve savaşabilecek erkeklerin sayısını be-
lirlemek amacıyla her bir ailenin bireyleri ile birlikte mal ve arazi miktarı beş yılda bir kaydedilirdi. Jül
Sezar (MÖ.100-MÖ.44) (Caeser Augustus) sayım işlemini tüm Roma İmparatorluğuna genişletmiştir.
Askerlik ve vergi almak amacıyla ilk çağlardan başlayarak nüfus, mal ve arazi kayıtları yapılmıştır.
Hindistan’da M.Ö. 321-300 aralığında basılmış olan Arthasastra adlı bir kitapta verinin nasıl topla-
nacağı ve nasıl kaydedileceği ayrıntılı olarak verilmiştir.

     Osmanlı Devleti’nde 1389 yılında mal, arazi ve vergi ödemesi gerekenlerin kayıtlarının tutulduğu
“Defterhane” adlı kayıt bürosu kurulmuştu. Son üç yılın verim ortalaması kullanılarak vergi tahakkuk
ettirilirdi. Bu yaklaşım, Osmanlı devletinde istatistiğin ilk kullanılışı olarak düşünülebilir.

                                               24
   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29