Page 63 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 63

tarih çevresi                                   tarih çevresi



 en  üst  duvarın  tüm  güney  yüzünde  bulunan  bulunan bir kaleden ibaret olduğu görülüyor. Bu  düşmanlardan    korunmak    amacıyla    şehirde  yükseltmiştir. Bu surlar, İsauralı III. Leon’un
 taşlardır. Bu taşlar Filistin’den mi gelmişlerdir?  kale Ankara Çayı’nın düzlüğünde sona eren dar  güçlendirme  çalışmaları  yapılmış;  kale yeniden  Centeniers kulesinin yakınında yaptırdığı İznik
 Mümkün. Ve İsa bu taşlar üzerinde yürümüş  geçidi ve düzlüğün kendisini gözetleme amacı  inşa edilmiş, şehir alanının etrafına sağlam bir  Sudan  ile  karşılaştırıldığında,  üst  kaleyi
 müdür? Yazıtın söylüyor gibi göründüğü budur  ile  yapılmış  olmalıdır.  İlk  haliyle,  bugünkü  sur yaptırılmıştır. Bazı kalıntıları bulunan bu sur,  yaptıranın da yine İsauralı III. Leon olduğunu
 ancak kesinliği yoktur.  kayalığın  zirvesine  kartal  yuvası  gibi  kalenin  kuzey-batı  köşesinden  aşağıya  doğru  söylemek  olasıdır  ancak  bunu  kesin  olarak
 yerleştirilmiştir.   Ardından,   yontulmamış  iniyor,  bugünkü  Tabakhane  Mahallesi’ni  bilemiyoruz. I. Nikephoros 805 yılında Harun el
 Şehri  ele  geçiren  çeşitli  Müslüman
 sultanlar, hanlar ve hükümdarlar sadece var olan  bloklardan  ve  kerpiçten  yapılmış  surlarının  dışarıda bırakıp, kendisine hendek görevi gören  Raşit’le  yaptığı  savaşta  surların  onarımını
                                                          yaptırmış  ve  şehri  savunma  konumuna
 surların bakımını ve onarımını yaptırmışlardır.  koruması altında, etrafına birkaç derme çatma  Hatip  Çayı’nın  mendereslerini  takip  ediyor,  getirmiştir;  yeni  bir  yapı  eklemek  yerine
 Bununla  birlikte  Selçuklu  ve  Osmanlı  kulübe yapılmıştır; saldırı halinde bu kulübelerin  mezarlıklan kapıları dışında bırakan bir bataklığı  yüzeysel bir onarım yaptırmış olması olasıdır
 dönemlerinde özellikle Hatip Çayı’nın kenarında  sakinleri  mallarıyla  birlikte  askerlere  destek  içine alan ova boyunca güneye dönüyor, eski  ancak bunu da kesin olarak bilemiyoruz.
 yeni surlar yapılmıştır.  olmaya  gitmişlerdir.  Eski  ve  yeni  Hititler,  Namazgâh   Kapısı   civarına   ulaştığında,
 Frigler, Sümerler bu kaleden geçmişler ancak  bilinmeyen ancak şüphesiz Hisar Kapı’ya yakın  Sarhoş  lakaplı  III.  Mikhail,  ileride  I.
 Yapılan  çok  sayıda  gözlemin  sonucu  büyük olasılıkla kalede ve savunma araçlarında  bir noktadan kaleye doğru yükseliyordu. Bunlar  Basileios  olacak  Basileios’un  yardımlarıyla
 olarak, Bizans döneminde kum karışımlı ezik  bir değişiklik yapmamışlardır. Bu konuda kesin  büyük  olasılıkla  Caracalla’nın  (211-217)  858’de İznik’in surlarının bakımını yaptırdıktan
 tuğladan  oluşan  beyaz-kırmızımtırak  harç  olarak  bir  şey  bilinmiyor.  Zira  kalenin  onarımını yaptırdığı surlardır zira Ankyra Kral  sonra  859’da  Ankyra  Kalesi’nin  onarımını
 kullanılırken, İslamiyet döneminde (1173’den  zirvesindeki  derin  katmanlarda  bulunan  yeni  Yolu üzerindeydi; Perslere karşı sefere çıkan her  yaptırmıştır. Bu, elimizde kayıtlı bir belgesi olan
 itibaren) yapılan bütün onarımlarda ve yükselen  toprak setlerinin, bu çok eski zamanlar hakkında  imparator  burada  duraklıyor  ve  bir  süre  tek  onarımdır.  Bizanslı  tarihçiler  bize  III.
 tüm yapılarda kum tanelerinden oluşan beyaz ya  bizden neler sakladığını bulmak için hiçbir kazı  kalıyordu; bu imparatorlar şehre görkemli anıtlar  Mikhail’in   önemli   çalışmalarından   hiç
 da kül grisi bir harç kullanıldığı ortaya çıkmıştır.  yapılmamıştır.  Büyük  İskender  Gordion’dan  bırakmış, şehri güzelleştirmiş, güçlendirmiş ve  bahsetmeyip onu utanılacak, içkiye, ahlaksızlığa
 Bir  başka  gözlem  ise  Ankara’da  İslamiyet  sonra M.O. 334 yılında bu kaleyi kuşatmış ve  Ankyra,  Küçük  Asya’nın  en  önemli  Roma  ve sirk oyunlarına düşkün biri gibi gösterseler de
 dönemi surlarında çok sayıda dikey ve yatay  almıştır.  Galatlar  kaleye  M.O.  278  yılında  Bulvarı olmuştur.  Ankara surları, bir yüzyıl önce bütünüyle, bugün
 duvar gergisi bulunurken, Bizans surlarında hiç  gelmişler,  kırk  yıl  kadar  süren  ve  yağma  ile  ise kısmen korunmuş olan ve bu imparatorun
 tahta duvar gergisi kullanılmadığını göstermiştir.  geçen  varlıklarının  ardından,  o  zamandan  M.S.      324’de      imparatorluğun  yaptırdığı  onarım  çalışmalarını  gösteren  dört
 Kalenin  hanlarında  görebileceğimiz  gibi,  itibaren  Galatia  olarak  adlandırılan,  eski  başkentinin      İstanbul’a      taşınmasıyla      ve  yazıtı üzerinde barındırır. Yerleri saptanmış bu
 Osmanlı  döneminde  özellikle  ikili  dikey  ve  Frigya’nın  bir  bölümüne  yerleşmişlerdir.  395’te      Roma  İmparatorluğu’nun  ikiye  yazıtların haç şeklinde taşlarla aynı sur hattında
 yatay duvar gergisi kullanılmıştır. Öte yandan,  Ankara, Galatların üç başkentinden biri olmuş  bölünmesiyle Ankyra önemini kaybetmemiştir;  olması ve bir arada bulunması, bu imparatorun
 tuğla ve taş kullanımları da oldukça farklıdır:  ve Tektosaglar buraya yerleşmiştir. Tektosaglar  Perslere yönelen bir kale olarak surları sağlam  çalışmalarının ayırt edilmesini sağlar.
 Bizanslılar surları örmek için, 3-4-5-6 ya da 7  gelenekleri gereği şehri “oppida” adı verilen ve  tutulmuştur.  Gotların  ve  Perslerin  işgali  bu  Bu Bizans dönemine dair bildiğimiz tek
 katman şeklinde farklı yüksekliklerdeki tuğlalar  büyük   taşlardan   yapılmış   bir   surla  önemi  İstanbul  imparatorlarına  hatırlatmıştır.  şeydir.
 ve 5-4-3- ya da 2 katman şeklinde taş kullanırken  kuşatmışlardır. Eski Frig Kalesi’ni ve batıda,  Ankyra, Herakleios’un çabalarına rağmen Pers
 Müslüman yapı ustaları sadece taş karışımı olan  batan  güneşe  bakan  yamaç  üzerindeki  yeni  Kralı Hüsrev tarafından 620’de alınmış ve harap  Selçuklu   döneminde,   veliaht   I.
 tuğla kullanmışlar ya da dekor olarak, göze hoş  Galatia şehrini çevrelediğini varsaydığımız bu  edilmiştir;  Herakleios  savaşı  Pers  krallığı’na  Keykubad’ın  (1219-1237)  Konya’nın  meşru
 görünen bir motif elde etmek amacıyla bir ya da  sur belki de genişlik açısından surların bugünkü  taşımış ve Ninova’da Şah’ın birliklerine başarılı  sultan olan ağabeyi
 daha fazla taşla birbirini izleyen tuğlaları, yatay  alanına sahipti. Yerleşik hayata geçen Galatların  bir şekilde bozguna uğratmıştır. II. Konstans,  I.  Keykavus’a  başkaldırdığını,  Ankara
 ve dikey olarak yerleştirmişlerdir. Topoğrafik  başkenti alanını genişletmiş ve git gide ovaya  659’da  Ankara’yı  işgal  eden  Araplara  karşı  şehrini   ele   geçirdiğini,   orada   siperler
 taslakta, Ankara’nın yüzyıllar boyunca, birbiri  yerleşmiştir.  Roma  birliklerinin  başında  olan  savaşmış, üstün gelmiş, onları barışa zorlamış ve  oluşturduğunu ve üç yıl boyunca kardeşine karşı
 ardına eklenen pek çok sura sahip olduğunu ve  Manlius, şehri fethettiğinde şehrin güvenliğini  vergiye  bağlamıştır.  Bu  sebeple,  sürekli  olan  koyduğu görürüz. I. Keykubad surlara birçok
 bildiğimiz  üç  surdan  ikisinin  hâlâ  mevcut  de sağlamıştır. Augustus’un Roma dönemiyle  Arap tehdidi karşısında ilk sur hattını yapanın II.  defa onarım yaptırmıştır. 1240- 50’de Konya
 olduğunu gördük. Mantıklı varsayımlara ve az  şehir  gittikçe  genişlemiş,  kuzeye  doğru  Konstans olduğu varsayılır.  Sultanı II. Keykavus, Dere surlarının onarımını
 sayıdaki  belgeye  bakıldığında  Ankara’nın  yükselmiş  ve  bugün  Roma  ve  Augustus  727’de İznik’in duvarlarının bir kısmını  yaptırmış, yeni korumalar kurdurmuş ve kalenin
 başlangıçta,  batı-doğu,  kuzey-güney  ve  tersi  Tapınaklarının  bulunduğu  tepeyi  kaplamıştır.  da  onaran  İsauralı  III.  Leon,  VII.  ve  VIII.  kuzeybatı köşesinin yakınındaki derenin gizli
 yönde, dört büyük yolun birleşme noktasında  Şehrin büyüyüp zenginleşmesinin sonucu  olarak  yüzyıllardaki  Arap  akınlarından  sonra  surları  kapılarından birine bir yazıt bırakmıştır.



 60                                                  61
   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68