Page 105 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 105

tarih çevresi




            haysiyet,  gurur  ve  şahsiyet  kavramları  çok  fikir ve kültür mirası, ruhunda bakir ve tükenmez
            önemli yer tutar. Bir konuşmasında;            bir kudret halinde yaşıyor. Hafızasında binlerce
                                                           ve  binlerce  yılın  hatırasını  taşıyan  tarih,
                 “Eğer  mensup  olduğum  milletin  şanı,
                                                           medeniyet  safında  layık  olduğun  yeri  sana
            şerefi  varsa  ben  de  şanlı  ve  şerefliyim.  Aksi
                                                           parmağıyla gösteriyor. Oraya yürü ve yüksel!
            takdirde içinizden herhangi bir adam çıkar da şan
                                                           Bu,  senin  için  hem  bir  hak,  hem  de  bir
            şeref  arkasından  koşar  ve  teferrüt  etmek
                                                           vazifedir!40
            (aşırılığa kaçmak) isterse biliniz ki o başınıza
            beladır, beladır, beladır. Millet bu gibilerine asla  Atatürk  Türk  milletini  onore  etmek,
            müsaade etmemelidir.”37                        cesaretlendirmek  üzere    “Bizim  başka
                                                           milletlerden  hiçbir  eksiğimiz  yok.  Cesuruz,
                 Atatürk’ün   hem     söz   hem    de
                                                           zekiyiz, çalışkanız, yüksek maksatlar uğrunda
            davranışlarında bir Türk hayranlığı göze çarpar.
                                                           ölmesini biliriz.”41
                 Amasya  panayırındaki  perişan  halk
                                                                 “Ben  Garp  milletlerini,  bütün  dünya
            manzarası karşısında Atatürk arkadaşına:
                                                           milletlerini  Fransızları,  Almanları,  Rusları…
                 “-Bak    birader, böyle  milletten        tanırım. Tanıyışım harp sahalarında olmuştur.
            nasıl  ayrılırsın?   Bu      palasparelerin    Ateş altında, ölüm karşısında olmuştur, yemin
            içinde  perişan  gördüğün  insanlar  yok  mu?  ederek size temin ederim ki, bizim milletimizin
            Onlarda öyle yürek, öyle cevher vardır ki, olmaz  kuvve-i maneviyesi bütün milletlerin kuvve-i
            şey!   Çanakkale’yi      kurtara   bunlardır.  maneviyesinin fevkindedir (üstündedir)”42
            Kafkasya’da,  Galiçya’da  şurada,  burada
                                                                 “Türk milleti kahramanlıkta olduğu kadar
            arslanlar gibi çarpışan, mahrumiyete aldırmayan
                                                           istidat  ve  liyâkatte  da  bütün  milletlerden
            bunlardır38” der.
                                                           üstündür.”43
                 Savaş zaferle bitmiştir. Ve Atatürk yeni
                                                                 “Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve
            ve  vazgeçilmez  hedefi  gösterir:  “Büyük
                                                           yenemeyeceği müşkül yoktur”.44
            davamız, en medeni ve en müreffeh millet olarak
            varlığımızı  yükseltmektir.    Bu    yalnız          “Türk milleti çok büyük vakalarla ispat
            kurumlarında  değil,  düşüncelerinde  temelli  etti ki, müceddit ve inkılâpçı bir millettir.”45
            inkılâp  yapmış  olan  büyük  Türk  milletinin       “Şuna emin olabilirsiniz ki; dünya üzerine
            dinamik idealidir.”39                          yaşamış  ve  yaşayan  milletler  arasında  ruhan
                                                           demokrat doğan yegane millet Türklerdir.46
                 Ey Türk milleti! Sen yalnız kahramanlık
            ve cengâverlikte değil, fikirde ve medeniyette de    Atatürk’ün  bütün  geri  kalmış  doğu
            insanlığın  şerefisin.  Tarih,    kurduğun     toplumları için de bir mesajı şöyledir: “Şarktan
            medeniyetlerin    övgüleriyle     doludur.     şimdi doğacak olan güneşe bakınız” Bu gün,
            Mevcudiyetine  kasteden  siyasi  ve  toplumsal  günün  ağardığını  nasıl  görüyorsam,  uzaktan,

            etkenler  birkaç  asırdır  yolunu  kesmiş,     bütün  şark  milletlerinin  de  uyanışlarını  öyle
            yürüyüşünü ağırlaştırmış olsa da, onbin yıllık  görüyorum.”47



                                                      102
   100   101   102   103   104   105   106   107   108   109   110