Page 43 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 43

tarih çevresi

                 Gurgum Krallığı: Anadolu’nun Stratejik Noktası

                                                                                                       Oktay DUMANKAYA*

                                                                                                              Çağlar AKDAĞ* *

         İnsanlık tarihine bakıldığında, doğa ve insan kaynaklı pek çok küçük ya da kitlesel göç olayının ya-
şandığı görülmektedir. Göçlerin temel sebepleri arasında genellikle ekonomik nedenler öne çıkar. Ayrıca, göç-
lerin yaşanmasında kıtlık, nüfus yoğunluğundaki artış ve iklim değişikliği gibi unsurlar da etkili olmaktadır11.
Özellikle MÖ 1200’lerin sonlarında büyük bir karmaşaya yol açan ve “Deniz Kavimleri” ya da “Deniz Halkları”
olarak bilinen Ege Göçleri12, Anadolu’daki güçlü Hitit Devleti’nin çöküşüne neden olmuş ve bölgedeki siyasi
yapıyı köklü bir şekilde değiştirmiştir13. Hitit Devleti’nin yıkılmasıyla birlikte, Anadolu’daki pek çok Hitit
kenti terk edilmiş ve önemli bir güç boşluğu oluşarak Anadolu bir kargaşa dönemine girmiştir. Anadolu’da
yazılı belgelerin ortadan kalkmasıyla, tarihsel kayıtların yetersizliği nedeniyle “Karanlık Çağ” olarak adlandı-
rılan bir döneme girilmiştir14. Bu dönem, kültürel ve toplumsal yapıların yeniden şekillendiği, yazının kullanımı
ve belge bırakma pratiğinin azaldığı bir zaman dilimini ifade eder. Genellikle bu süreç, tarihçiler tarafından
“Erken Demir Çağı” olarak nitelendirilmekte ve bu adla anılmaktadır15.

         Özellikle Güney ve Güneydoğu Anadolu’da, tarihsel gelişmelerle birlikte yeni bir dönemin başlangıcı
yaşanmış ve bu süreçte “Neo-Hitit/Geç Hitit16” olarak bilinen kent devletleri ortaya çıkmıştır17.

          Bu yeni devletler, Hititlerin dini inançlarını, ritüellerini ve kültürel değerlerini tamamen unutmadan

* Doç. Dr. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Arkeoloji Bölümü
* * Ph.D Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Klasik Arkeoloji ABD.
11 Taşdöner, 2012, 85.
12 Mısır kaynaklarında, Deniz Halkları olarak anılan gruplar, farklı isimlerle de tanımlanmıştır; bunlar arasında “Denizin
Ortasından Gelenler,” “Denizin Ortasında Yaşayanlar,” “Kuzeyden Gelen Halklar” ve “Gemilerde Yaşayanlar” gibi ifadeler
yer almaktadır. Bu halkların modern literatürde “Deniz Kavimleri” (Sea People) olarak tanımlanması süreci ise neredeyse
iki asırlık bir geçmişe sahiptir. Bu süreç, tarihsel belgelerin ve arkeolojik bulguların incelenmesiyle, farklı kültürlerin bu
kavimlere dair algılarını ve tanımlarını anlamaya yönelik uzun süreli çalışmaların sonucunda şekillenmiştir. Deniz Ka-
vimleri adı, bu halkların Akdeniz bölgesindeki etkileri, göç hareketleri ve istilaları hakkında yapılan modern araştırmaların
bir ürünü olarak kabul görmüştür ve bu süreçte, onların kimlikleri, kökenleri ve tarihi üzerindeki akademik tartışmalar
büyük bir gelişim göstermiştir. Gür, 2012, 43; Taşdöner, 2012, 92, 93; Eroğlu, 2014, 44.
13 Akurgal, 1997, 190.
14 Macqueen, 2001, 170-175; Ünal, 2002, 31.
15 Gür, 2012, 130, 131, 138, 146, 150, 153, 154, 156.
16 “Geç Hitit” terimi, Kuzey Suriye ve Güneydoğu Anadolu’da ortaya çıkan ve daha sonra Assur İmparatorluğu’nun ege-
menliği altına giren küçük krallıkları tanımlamak için kullanılır. Bu ifade, başlangıçta MÖ II. Binyılda Hitit İmparatorlu-
ğu’nun yer aldığı Anadolu’yu kastederken, Assurlular ve Urartular tarafından MÖ I. Binyılda bu küçük krallıkları ifade
etmek için kullanılmıştır. Hawkins, 1974: 68.
17 Bu devletler, Yeni Hitit, Geç Hitit, Luvi, Luvi-Arami ve Suriye-Hitit Kent Devletleri olarak tanımlanmaktadır. “Neo-
Hitit” terimi ise, bu isimlerin İngilizce ve Türkçe dillerindeki uyarlamalarıdır.

                                                               41
   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48