Page 45 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 45
tarih çevresi
kesişiminde yer alması, Gurgum-Kahramanmaraş’ın tarih boyunca bölgesel önemini pekiştirmiştir24. Gurgum,
Amanos ve Toros dağlarının birleşim noktası çevresinde, Sam’al’ın kuzeyinde ve Kummuh’un batısında yer
alır ve söz konusu coğrafi özellik, Gurgum’un diğer Neo-Hitit Krallıklarıyla olan ilişkilerini belirlemede önemli
bir rol oynar25 (Harita:1).
Tarihte Gurgum
Gurgum Kent Devleti’nin başkentinin, Kahramanmaraş merkezinde yer alan ve üzerinde bir kalenin
bulunduğu tepelik alan olduğu düşünülmektedir. Demir Çağı’nda, Elbistan Ovası da dahil olmak üzere Kahra-
manmaraş’ın kuzeyi Melid Krallığı sınırları içindeydi. Gurgum Krallığı ise güneyde lokalize edilmiştir. Modern
Kahramanmaraş kentinin altında Demir Çağı merkezlerinin bulunma olasılığı yüksek olup, Ahır Dağları nede-
niyle güneyi Kuzey Suriye ile daha fazla kültürel etkileşim içinde olmuştur26. Arkeolojik kazılar ve yüzey araş-
tırmaları, bu bölgenin uzun süre boyunca yerleşim gördüğünü ortaya koymuştur27. Bölge, Assurlular tarafından
Marqasi adıyla anılmıştır28. J.D. Hawkins, II. Sargon döneminde Marqasi’nin başkent olarak işlev gördüğünü
belirtmektedir. Bu dönemde Marqasi, önemli bir yönetim merkezi olarak belirlenmiştir. Ancak, bölge Assur
egemenliğine geçtikten sonra, bu ismin Assur tarafından verildiği ve kullanılmaya başlandığı ifade edilmektedir.
Dolayısıyla, Marqasi adı, bölge Assur’un kontrolüne girdiğinde yeni bir isimlendirme olarak kullanılmaya baş-
lamış olabilir. Bu değişiklik, Assur’un bölgedeki egemenliğini pekiştirmeyi ve yönetimsel etkisini yansıtmayı
amaçlamış olabilir. Marqasi ve Gurgum isimleri arasındaki bağlantı, Sargon’un yazıtlarıyla ortaya konmuştur.
Sargon, çağdaşı Gurgum Kralı Tarhulara’yı tanımlarken “Gurgumlu” ve “Marqasili” terimlerini dönüşümlü
olarak kullanmıştır. Ayrıca, II. Sargon Gurgum için “Bit-Pa’alla Toprağı” ifadesini de kullanmıştır. Bu terimler,
iki bölge arasındaki ilişkiyi ve Sargon’un idari tanımlamalarını aydınlatmaktadır29. II. Sargon’un yazıtlarında
geçen “Bit-Pa’alla” terimi, Gurgumlu bir aile adı olarak da görülmektedir30.
Kahramanmaraş’ta tespitedien iki yeni tablette, ilk defa MAR-BAN (qašti) terimine rastlanmıştır. Gök-
çek’in belirttiğine göre, bu yerleşim adı Marqasi olarak yazılsa da, bu adın Marqašti şeklinde okunması gerektiği
ifade edilmektedir31. Demir Çağı’ndan itibaren “Marqas” adının çeşitli biçimlerine rastlanmıştır; Maraş isminin
Demir Çağı’ndan İslami Dönem’e kadar olan süreçte çeşitli kaynaklarda farklı telaffuzları görülmektedir. Bu
telaffuzlar arasında Marqas, Markas, Markasi, Marqasi, Markasa, Marassa, Marasion, Marasin, Maqasti, Marq-
alti, Maraj, Maraji, Margaj, Mer-aş, Marah ve Meraksiyum gibi örnekler bulunmaktadır. Bu farklı varyasyonlar,
bölgenin tarihsel ve kültürel geçiş dönemlerinde isimlendirme uygulamalarındaki çeşitliliği yansıtmaktadır32.
24 Konyar, 2010a, 144; Alpaslan, 2011: 375; Akdağ, 2018: 437; 2019: 338–339; Elçi, 2019: 3-4.
25 Bossert, 1958: 401-402; Thuesen, 2002: 49; Kuhrt, 2010: 41.
26 Carter, 1996: 297.
27 Carter, 1994: 332-336; Thuesen, 2002: 49, 50; Konyar, 2008b: 130-136; 2010b: 27
28 Luckenbill, 1927: 31; Dinçol, 1982: 127.
29 Hawkins, 2000, 249.
30 Lie, 1929: 39.
31 Gökçek, 2005: 51; Yıldırım, 2010: 127.
32 Luckenbill 1927: 31, 51; Röllig 1957-1971: 703-704; Ramsay 1960: 345; Hawkins 1987-1990a: 352-353; 1987-1990b:
43