Page 129 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 129

tarih çevresi

Asım’a bağışlamışlardır. Böylece ailenin toprak bütünlüğü korunmuştur ama
nüfus da artmıştır61.

       Mustafa Asım’ın on beş çocuğu olmuştur. İki oğlu çocukken evde ölmüş,
bir oğlu da Balkan Harbi’nde kalmıştır, geriye kalanlar hep uzun ömürlü
olacaklardır. Bu sebeple dersiam maaşı almış olmasına rağmen babadan kalan
toprak aileyi besleyecek miktarda değildir. Dolayısıyla, şüphesiz maaşının da
sağladığı imkânla tarlalarının sınırında ağaların - Karamahmudoğullarının
torunları olan varislerinin- sattıkları yerlerden yeni tarlalar satın almıştır.
1937’de Aybastı Emlâk Komisyonu’nun tespitlerine göre Mustafa Asım’ın
elinde yirmi yedi buçuk dönüm yer vardır. Bu rakamlar eski tahminlerin tekrarı
olup gerçek ölçüyü bulmak için belki bunu katlamak gerekir. Ancak ailenin
nüfusu kalabalık, çocuklar küçük, aile içinde iş gücü yok gibidir. En büyük
oğlu Senai kırklı yılların başında askerdedir. Tarım işlerini ücretle başkalarına
yaptırmak zorunluluğu vardır. Aybastı’nın bütün köylerinde yaşayan
insanlarınınki gibi Yediyıldız ailesinin durumu da çok iyi değildir… Geride
yirmi nüfus bırakarak 1945 yılında ebediyete irtihal eder… Ailenin sorumlusu
artık askerden yeni dönmüş olan oğlu Senai’dir. O, Hoşkadem’de babasından
evde özel medrese tahsili gördüğünden, Diyanet’in açtığı vaizlik sınavına
girerek kazanmış, ancak kalabalık nüfuslu ailenin sorumluluğunu taşıdığından
tayin olduğu uzak yerlere gidememiş, birkaç yıl içinde önce Gölköy’e vaiz,
sonra da Aybastı’ya müftü olmuştur. Ama köyünden hiçbir zaman kopmamış,
kardeşlerini ve çocuklarını hayata kazandırmak ve yetiştirmek için büyük
çabalar göstermiştir. Onun hayatı büyük bir mücadelenin tarihidir. Altıncı nesli
oluşturan Senai’nin döneminde ailenin toprakla ilişkileri konusu burada
ayrıntılı olarak ele alınmamış, sadece babasından yansıyan bazı hususlardan
bahsedilmiştir. Ancak tahmin edileceği gibi, diğer çocuklar da büyüyünce
Mustafa Asım’ın yerleri, bu sefer on altı hisseye ayrılmıştır; tarlalar tekrar
parçalanmış, kendisine babasından çok az bir toprak parçası kalmıştır. O da
babası gibi ağaların varislerinden bayır ve çalılık gibi bir hayli yer satın alarak
arazilerini genişletmiş62 ve bir ömür boyu buraları imar etmek suretiyle
tarlalarını fındık bahçesi haline getirmiştir. Ancak buraların kaderi de
değişmeyecek, sonunda on parçaya bölünecektir… Şunu da belirtmeliyiz ki,
bölgenin 2011 yılında tapu kadastro ekipleri tarafından ölçüm ve yazımı
gerçekleştirilinceye kadar, intikalle yapılan tapu işlemlerinde tarlaların
yüzölçümleri ve sınırları konusunda genelde Osmanlıların 1289/1873 yoklama

          61 Mustafa Asım Yediyıldız hakkında geniş bilgi için bkz. B. Yediyıldız,
“Sunuş Yerine: Bir köy temelinde Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sancısı”, M.Asım
Yediyıldız, Bir Osmanlı Dersiamı Ordulu Mustafa Asım Efendi’nin Kitap Dünyası,
Gece Akademisi, Tarihsiz, Ankara, s. 13-36.

          62 Meselâ yine Karamahmudoğullarının varislerinden Memişoğlu Bozu (7802
m2) ve Yalakdağ (1 he. 4078 K.m2 ) denilen yerleri almıştır ki birincisi isminden de
anlaşıldığı üzere boz, verimsiz, say diğeri de dikenlerle kaplı yerlerdi. Bugün fındık
bahçesidir. Buraları imar ettikten sonra yirmi yıl kendi elinde bulunduğu için
zilyetlikten hükmen tescil ettirmiş ve tapularını almıştır.

                                   128
   124   125   126   127   128   129   130   131   132