Page 31 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 31

tarih çevresi

Bu da barona göre halk arasında aydınlık fikirlerin yayılmasının önünde bir engeldi.45 Genel olarak
Osmanlı ülkesindeki reform çabalarını değerlendirmeye çalışan baron, şimdiye kadar uygulanmaya
çalışılan reformların sonuçlarının görülmesi için erken olduğunu; etkili sonuçların ülkenin koşullarının
daha iyi bilinerek engellerin tanınmasına ve reformların kaynaklarının belirlenmesine bağlı olduğunu
ifade eder. Baron Osmanlı Devleti’ni, Batıdaki ülkeler gibi modern bir sistemin dışında olduğunu; an-
cak engelleri aşan ve kendi yolunda ilerlemeye çalışan bir reform sürecinin yaşandığı bir ülke olarak
görür. Sultanın bu gerçeğin farkında olması durumunda büyük ve hızlı başarılar elde edebileceğini; an-
cak başta din ve bundan kaynaklanan önyargılar ve idari alandaki engeller gibi hükümetin büyük zor-
luklar ile karşı karşıya olduğunu ifade etmektedir. Barona göre Osmanlı Devleti’nin toplumsal yapısı
da hükümeti reform için teşvik etmektedir. Ne var ki Osmanlı toplumunda en önemli eksiklik reformcu
bir kadronun olmamasıdır. Baron Osmanlı ülkesinde ülkenin geleneklerine göre oluşmuş ve miras yolu
ile kuşaktan kuşağa geçen bir soyluluk olmadığını belirterek raporları yazdığı Brogli’ye Türkiye’deki
feodal aristokrasinin gücünün nasıl kolay bir şekilde kırıldığını örnek göstererek yukarıdaki tezini
güçlendirmektedir. Bu bağlamda baron Türklerde, Avrupa’daki gibi bir soyluluk olmadığını, bunun da
reform sürecinin en önemli eksikliklerinde biri olduğunu ifade etmektedir.46 Son cümle olarak baronun
özellikle reformcu kadro ve diğer konulardaki tüm tespitlerinin doğruluğunu, Tanzimat dönemindeki
reformcu kuşağın etkinliği ve her alanda Osmanlı ülkesinde takip eden dönemlerde görülen değişimler
göz önüne alındığında ifade etmek gerekir.

                                              31
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36