Page 32 - Tarih Çevresi Dergisi

tarih çevresi

oyuncağını kendi yapıyor ve devamlı meşgul yaşadığı olumsuzluklar ve Şemsi Efendi’nin

olacak bir şeyler buluyordu. Ancak birkaç modern usuldeki öğretim metotları ülkemizin
deneme yapılmasına rağmen, eğitimi konusunda eğitim sistemini buna göre değiştirmesinde etkili
olumlu gelişme sağlanamıyordu. Bir ara oldu.
civardaki Rum okullarından birine verilmek Atatürk, asker olmak istiyordu ama annesi
istendiyse de sonradan bundan vazgeçildi. bunu kabul etmiyordu.48 Bu nedenle Atatürk
Çiftliğin yazıcısının verdiği derslerden de pek annesine söylemeden, komşuları Binbaşı Kadri
hoşlanmadı. Zira kendisine ders verecek kişileri Bey’in de teşvikiyle sınava girdi ve başarılı
yetersiz buluyor, beğenmiyordu.43 Bazen de olarak 1893’de Selanik Askeri Rüştiye’sine kayıt
çocukça yaramazlıklar yapıyor ve çoğu zaman oldu.49 Bazı kaynaklarda bu tarih 1894 olarak
yalnız kalmayı tercih ediyordu.44 da ifade edilmektedir.50,51Böylece hayatında
Atatürk’ün köy hayatı bir süre devam yeni bir dönem başladı.
ettikten sonra, Zübeyde Hanım, oğlunun okulsuz Atatürk, bu dönemin başlamasını ise

kalmasından müteessir olarak endişelenmeye sonradan şöyle anlatırdı: “Karşımızda Binbaşı
başladı.45 O’nun tahsiline çok önem veriyordu Kadri Bey adında bir kişi oturuyordu. Oğlu
ama asker olmasını istemiyordu. Bu yüzden Ahmet Bey Askeri Rüştiye’ye gidiyordu ve okul
Atatürk’ü, Selanik’e götürerek Hacı Şükrü elbisesi giyiyordu. Onu gördükçe ben de böyle
Efendi Mülkiye Rüştiyesi’ne kaydedilmesini elbise giymeye hevesleniyordum. Sonra
sağladı. Ancak bu okuldaki bir dayak olayı ve sokaklarda subaylar görüyordum. Bu dereceye
okulda giyilen kıyafetler Atatürk’ü rahatsız etti ulaşmak için izlenmesi gereken yolun, Askeri
ve büyük annesi Ayşe Hanım46, O’nu bu Rüştiye’ye girmek olduğunu anlıyordum. O
okuldan çıkardı. sırada annem de Selanik’e gelmişti. Askeri
Atatürk, çocukluk hayatının bu bölümünü Rüştiye’ye girmek istediğimi söyledim. Annem

ise şöyle ifade ederdi: “…Annem okulsuz askerlikten korkardı. Asker olmama şiddetle
kaldığım için kaygılanmaya başladı. Nihayet karşı çıktı. Giriş sınavı zamanı ona sezdirmeden
Selanik’te bulunan teyzemin yanına gitmeme ve kendi kendime Askeri Rüştiye’ye giderek sınav
okula devam etmeme karar verildi. Selanik’te verdim. Böylece anneme karşı bir oldu bitti
Mülkiye Rüştiyesi’ne yazıldım. Okulda Kaymak yapmış oldum.”52
Hafız adında bir öğretmen vardı. Bir gün Annesi Zübeyde Hanım’ın o günlerde
sınıfımızda ders verirken ben bir çocukla kavga rüyasında, oğlunun elinde altın tepsi ile bir
ettim. Çok gürültü oldu. Öğretmen beni minareye çıktığını görmesi, O’nun istikbali için
yakaladı, çok dövdü. Bütün vücudum kan içinde bir hayır alameti, parlak bir istikbalin müjdecisi
kaldı. Büyük annem zaten okulda okumamı olarak tabir edildi. Gerçekten de öyle oldu ve
istemiyordu. Beni derhal okuldan çıkardı.”47 Milletin istikbali de onunla parladı.
Atatürk’ün çocukluk yıllarında mahalle Atatürk’ün çocukluğu hakkında şüphesiz ki

mektebinde ve de Mülkiye Rüştiyesi’nde en önemli kaynak olan Annesi Zübeyde Hanım,

29