Page 35 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 35

tarih çevresi

1 Mimar Sinan ve Kırkçeşme ; Kanuni Sultan Süleyman Mimar Sinan ile bir sabah Kağıthane kırlarında
dolaşırken eski bir su yolundan sızan suları gördü ve o civardan İstanbul’a su getirmenin mümkün olup ol-
madığını araştırmaya başladı. Konuyu incelemek için Mimar Sinan’ı görevlendirdi. Sinan, Belgrad ormanların-
dan gelen bu suları ve dereleri inceledi. İstanbul’da bu civardan su getirmenin mümkün olduğunu Kanuni’ye arz
etti. Sonuçta Mimar Sinan’ın muazzam eserlerinden biri olan Kırkçeşme Tesisleri 1554-1564 yılları arasında
inşa edildi. Kırkçeşme suyu İstanbul’a getirildikten sonra da Sinan’ı çekemeyenler bu suyun kokusu olmayıp
eski su olduğunu ileri sürdüler. Sinan bir yandan başyapıtı olan Süleymaniye Camii’ni yaparken bir yandan da
irili ufaklı otuzüç kemerden, bentlerden ve yan tesislerden oluşan 300 çeşmeyi besleyen 55 km uzunluğundaki
bu tarihsel su yolunu inşa etti. O. Şaik Gökyay, « Mimar Sinan’ın Dilinden Hatıralar », Tarih ve Toplum, sayı :
45, İstanbul 1987, s.24-30.

2 Kazım Çeçen, « Sinan’ın Köprü ve Su Kemerleri », Mimar Sinan Dönemi Türk Mimarlığı ve Sanatı Sem-
pozyumu, s.79-97.

3 Münir Aktepe, « İzmir Suları Hakkında Bir Araştırma », Tarih Dergisi, sayı : 30, İstanbul 1976, s.135-178.

4 Abdullah Martal, « XVI. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunda Su-Yolculuk », Belleten, Cilt II, Aralık 1988,
Sayı : 205, s.1578.

     Esasında su kültürüne sahip Osmanlıların yerleşim alanlarına su bağlamaktan başka, farklı su projeleri de
olduğu görülmektedir. Örneğin ; Nil ile Kızıldeniz arasında 1532’de bir kanal açmayı düşünmüşler, bu suretle de
Akdeniz ile Hint Okyanusu arasındaki bağlantıyı kolaylaştırırken doğu baharatını doğrudan doğruya İstanbul’a
taşımayı tasarlamışlardır. Magalheas Godinho, Marino Sanudo’ya dayanarak, Nil-Kızıldeniz arasında açılmak
istenen kanal için binlerce işcinin çalıştığını ve ameliyenin 1532 yılında da devam ettiğini bildirmektedir. Şüphe-
siz böyle büyük bir hazırlığa girişmelerinde 1525’de Şam Beylerbeyiliğinden Mısır Beylerbeyliğine nakledilen
Süleyman Paşa’nın rolü büyüktür. Salih Özbaran, « Osmanlı İmparatorluğu ve Hindistan Yolu », Tarih Dergisi,
Sayı : 31, İstanbul, 1997, s.96-97.

5 M. Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, c.3. İstanbul, 1983, s.286.

6 Abdullah Martal, a.g.m. s.1602 ; Ayrıca Bakınız ; Bekir Sıtkı Baykal, Tarih Terimleri Sözlüğü, Ankara, 1981,
s.93 ; Mehmet Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, cilt :3, İstanbul, 1983, s.286.

7 Genel olarak « Su Nazırı » diye anılmakta ise’de Mühimme kayıtlarında « Su-yolu Nazırı » şeklinde geçmek-
tedir ki vazifesine göre asıl ünvanının böyle olması gerekir.

8 Şerafettin Turan, « Osmanlı Teşkilatında Hassa Mimarları », Tarih Araştırmaları Dergisi, 1/1, 1963, s.157-202,
(s.157-158).

9 Abdullah Martal, a.g.m., s.1628.
10 Sarkiz Karakoç, Külliyat-ı Kavanin, cilt :6, metin no : 4071, İstanbul Su İdaresi Nizamat Defteri, 10 Rebiüla-
hir 1262.

11 Sarkiz Karakoç, Külliyat-ı Kavanin, c :6, m.n : 4071.

12 Sarkiz Karakoç, Külliyat-ı Kavanin, c :6, m.n : 4071.

                                              35
   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40