Page 79 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 79

tarih çevresi

yapmaz, hafta sonundan yararlanarak kendi imkânlarıyla Hoş-
kadem’e gelir. Müftüye şimdi ne yapacağız diye sorar. O da Şa-
kir Hocaya şöyle bir yol önerir: Pazartesi günü Aybastı ilçe
merkezine gideriz. Kaymakamı ziyaret edersiniz. Ve ona vali-
nin bu işe çok kızdığını, bu okulun özellikle o köye yapılması
gerekir dediğini, bu konuyu kendisiyle görüşmek üzere geldiği-
nizi söylersiniz. Başka bir şey yapmanız gerekmez. Gerisini ben
hallederim, der. Bu yöntem uygulanır. Şakir Hoca Kaymaka-
mın yanından çıktıktan yarım saat sonra, Müftü ziyaretine gi-
der. Kaymakam dalgın ve keyifsizdir. Sebebini soran Müftüye
“sizin köylüler başımıza iş açtı” diyerek, Şakir Hocanın anlat-
tıklarını nakleder. Müftü gülümser, “düşündüğünüz o mu Kay-
makam Bey” der. Bu akşam Hoşkadem’e gideriz. Bizim evde
köylüleri toplarız. Siz onlara okulun, okumanın önemini ve fay-
dalarını, devlet millet işbirliği yapılmazsa, sorunlarımızı kolay
çözmeyeceğimizi ve kalkınmamızın çok gecikeceğini anlatırsı-
nız. Böylece onların ufkunu da açmış oluruz. Zannederim bu
açıklamalardan sonra onlar yarın işe koyulacaklardır. Akşam
gelirler, köylüler toplanır. Kaymakam onlarla maarif konu-
sunda gerçekten uzun bir sohbet yapar. Sonunda, şimdi ne dü-
şünüyorsunuz bakalım. Yarın ne yapacaksınız? Diye sorar.
Odayı kaplayan sükûnet içinde içlerinde en yaşlılardan birinin
verdiği cevap şu olur:

            “Biz okul istemiyoruz Kaymakam Bey. Bu mevsimde
biz gidip taşocağında çalışamayız!”.

         Bir iki saatlik o güzel sohbetten sonra, sorulan soruya alı-
nan böyle bir cevap karşısında, Kaymakam, bu sefer asıl mes-
leği gereği on on beş dakikalık sert bir nutuk atarak, onlara
“hadi gidin şimdi!” demekten başka ne yapabilirdi? Buna rağ-
men o, ertesi gün köylülerin işe başlayacakları kanaatindedir.
Sabah Kaymakam ve Müftü atlarla ilçe merkezine giderken
önce taş ocağına uğrarlar. Kimsecikler yoktur. Kaymakam bo-
zulur. Müftü tekrar devreye girer. Çevreden iki üç işçi bulur,
ücretlerini kendi üstlenir ve çalışmayı başlatır. Bu iş için köy-
den birkaç kişi daha katkıda bulunacak, işler yürüyecektir. Eceli
köyü üzerine düşen işi zaten yerine getirmektedir. Böylece o
sene okul yapılarak eğitim-öğretime açılacak, bundan böyle bu
iki köyün kız erkek bütün çocukları bu okulda okuyacaklardır.
Bu satırların yazarı bu olayın başından sonuna kadar tanığıdır.

                                       78
   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84