Page 42 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 42

tarih çevresi

ilgiyi görmüş değildir. Tuncer Baykara’mn bu konuda bir eseri dışında bu sahada henüz bizde doyu-
rucu araştırmalar bulunmamaktadır.20

       XVII. ve XVIII. yüzyıllar Osmanlı yönetimi ve İdarî yapısı Klasik Dönem araştırmaları kadar
olmasa da pekçok monografiye konu olmuş durumdadır. Bilindiği gibi bu yüzyıllar Osmanlı devlet
ve sosyal yapısının durumu kuruluş ve yükseliş dönemlerinde olduğu gibi değildir. Sağlıklı ve düzen-
li işleyişi bozulmuş bulunuyordu. Devletin işleyişindeki bozulmaya bağlı olarak, bu dönemden bize
intikal eden arşivlerdeki düzensizlikler, özellikle taşra yönetimi üzerindeki araştırmaları yavaşlatan
bir unsur olarak ortaya çıkmıştır. Bu sebeple bu yüzyılların aydınlatılması ayrı bir zorluk ve önem
arzeder. Bu döneme dair araştırmalar Hammer’e, d’Ohsson’a kadar geri gider. Klasik dönemi ele alan
araştırmacılar incelemelerini genellikle bu yüzyılları içerisine alacak kadar genişletmişlerdir. Son
yıllarda bu dönemi ele alan araştırma sayısının da giderek arttığı görülmektedir.21 XIX. yüzyıla ge-
lindiğinde Osmanlı İmparatorluğu yönetiminin her alanında değişmeler vardır. Bu yüzyılda idarenin
fizikî görünümü tepeden tırnağa yeni bir yapıya kavuşma yolunda değişime uğramaktadır. Özellikle
Tanzimat Fermanı’nın ilânıyla (3 Kasım 1839) hız kazanan bu değişme, yüzyılın sonuna kadar uzanan
bir süreklilik ve gelişme gösterir. Ancak, tarihî objektif şartlar böyle bir hız ve yoğunluğa sahipken,
yönetim tarihi araştırmaları hiç de bu yoğunluğa uygun gelişme içerisinde değildir.22 Bugün ondo-
kuzuncu yüzyıl Osmanlı yönetimi ve devlet örgütü, onaltıncı yüzyıl (Klasik Dönem) kadar iyi bilin-
memektedir. Bu nedenle, geç Osmanlı dönemi, hakkında çok konuşulup, tartışılmasına ve yazılmasına
rağmen önemli bir boşluk ve bilgi eksikliği içerisin-dedir. Dönem üzerinde çalışan tarihçiler arasındaki
kısır ideolojik ve duygusal çekişmelerden kendisini süratle kurtarıp, zengin arşiv malzemesinin veril-
erine dayalı araştırmalara daha fazla gecikmeden yönelinmelidir. Bugüne kadar yapılan sonçağ tarihi
araştırmaları çoğunlukla arşive dayalı olmaktan uzaktır. Daha çok hatırât, mektup, gazete makaleleri,
yabancı gözlemcilerin verdikleri bilgilere dayalı çalışmalar niteliğindedirler. Dönem üzerine yapılan
incelemeler Tanzimat Fermanı, Anayasal gelişmeler, I. ve II. Meşrutiyet Dönemleri, Yeni Osmanlılar
ve İttihad ve Terakki Cemiyeti gibi daha pırıltılı politik/siyasi tarihe yönelik olmuş ve bu konular
çerçevesinde yoğunlaşmış bir durumdadır.

Oysa dönemin İdarî teşkilâtı hâlâ yeterli aydınlığa kavuşamamıştır. Merkezî hükümet, Babıali üze-
rindeki bilgilerimiz henüz pek yeni ve eksiktir. Enver Ziya Karal’ın Osmanlı Tarihi’nde verdiği bilgiler
dışında araştırmacıların ilgisini maalesef çekememiştir. Bu konudaki ilk ciddi araştırmalar Amerikalı
tarihçiler tarafından yapılmıştır. Roderic Davison, Stanford Shaw ve Carter Findley Osmanlı merkez
bürokrasisi ve Babıali üzerinde yaptıkları araştırmalarla öncü olmuşlardır.23 Bu yakınlarda Tanzimat
Dönemi merkez teşkilâtı, Babıali ve nezaretler üzerine arşive dayalı bir monografi yayınlanmıştır.24
Yine de BabIali’yi oluşturan nezaretler hakkında arşive dayalı müstakil bilimsel, modern monografiler
henüz yeterli derecede değildir. Dışişleri teşkilâtı (ve diplomasi) haricindeki nezâretler sistemli araştır-
malara konu olmamıştır.25 Maliye teşkilâtı ve vergi sistemi hakkımdaki bilgilerimiz Pakalın, Morawitz
ve Velay’m26 üzerine Yavuz Cezar ve Tevfik Güran’m araştırmalarıyla yeni yeni çıkmaya başlamıştır.27

        II. Mahmud döneminden itibaren kurulmuş (1838) olan merkezî yasama meclisleri, nezaret
meclisleri ve muvakkat meclisler hakkımdaki araştırmalar yok denecek kadar azdır.23 24Yönetim
örgütünde karar almada ve Tanzimat reformlarının uygulanmasında son derece önemli olan bu danış-
ma kurullarının henüz tam bir listesine bile sahip bulunmamaktayız.25 Devlet teşkilâtının pek çok

                                               42
   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47