Page 85 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 85

tarih çevresi




            1921'den 18 Eylül 1921 tarihine kadar devam    devam etmekteydi. Öyle ki ne bir tren, ne de bir
            etti. Aslında bu bir yıpratma savaşı idi ve Türkler  kamyon  bu  hattı  kırarak  Eskişehir'de  sıkışıp
            her   tepenin   her   karışını   cansiperane   kalan yorgun Yunan ordusuna erzak, yiyecek ve
            savunmaktaydı.  Yunanlılar  ilerlemeye  devam  hayvan  yemi  getirebilmekteydiler.  Siyasi
            etmekteydiler,  ama  artık  çok  daha  yavaş  bir  değişimler  saldırı  başlamadan  önce  moralleri
            modda. Bu sadece onların yorgun olmasından     bozmuş  ve  kaçınılmaz  bir  büyük  yenilginin
            değil, hızla ihtiyat askerlerini tüketmekteydiler  sinyalleri gelmeye başlarken Yunan ordusunda
            ve  yeni  insanlara  ihtiyaç  duymaktaydılar.  daha bölücü ve daha ciddi etkiler icra etmeye
            Askerlerden  pek  çoğu  İstanbul'a  doğru      başlamıştı. Yunanlıların kafası, kendilerinin çok
            yönelirken, tanklarını çalıştırmak için gerekli  üstün kültürü nasıl olur da daha aşağılık olan
            olan  benzin  olmadığından  tankları  bırakmak  Türklerin  elinde  böyle  bir  yenilgiye  duçar
            zorunda kalıyorlardı. Neticede, bir dizi yorucu  olabilir, sorusuyla karmakarışık hale gelmişti.
            çatışmadan sonra Yunan ordusu saldırılarına son  Bu  sebeplerden  dolayı,  Yunan  işgal  ordusu,
            verdi ve Eskişehir'e çekildi. Ankara kurtulmuştu,  Türklerin  bir  sonraki  adımda  ne  yapacağını
            bu durum sadece bu şehrin sakinlerinde değil   beklemekten başka bir şey yapamamaktaydı.
            bütün ülkedeki Türklerin rahatlamasına sebep
                                                                 Şüphesiz,  bu  şartlarda  İsmet  (İnönü)
            olmuştu.   Her   yerde   şükür   namazları
                                                           tarafından  komuta  edilen  böyle  bir  ordunun
            kılınmaktaydı. İstanbul'da Ayasofya camiinde de
                                                           normal  olarak  yapacağı  şey,  Sakarya'daki
            bir kitlesel tören yapıldı. Bu töreni işgalci güçler
                                                           başarının  akabinde  Yunanlıları  takip  ederek
            onaylamamakla     birlikte,   bu   konuda
                                                           onları Eskişehir'den ve diğer yerlerden sürerek
            yapabilecekleri bir şey de bulunmamaktaydı.
                                                           yeniden toparlanmalarına müsaade etmemekti.
                 Normal şartlarda, Yunanlılar tarafından   Ancak,   Sakarya'daki   savunma    hattında
            gerçekleştirildiği   gibi   bir   ilerlemede,  tutunurken  Türk  ordusu  da  son  kaynaklarını
            Eskişehir'deki üslerine kadar geri çekilmelerinin  harcamıştı. Tıpkı Yunanlılar gibi, Türklerin de
            akabindeki  olaylar  şöyle  cereyan  etmeliydi:  geriye  bir  şeyleri  kalmamıştı.  Ayrıca  Türk
            Bunlar burada yeniden toparlanacak, güçlerini  ordusu  başarılı  bir  savunma  yaparken  bütün
            yeniden  silahlandıracak  ve  sonra  kararlı  bir  erzaklarını  da  tüketmişti  ve  artık  Fahreddin
            savaşta  zafer  kazanıncaya  ya  da  hezimete  (Altay) ve diğerlerinin yapmaya devam ettiği
            uğrayıncaya kadar tekrar tekrar ilerleyeceklerdi.  gibi Sakarya'nın batısında bir çeşit gerilla ve
            Ancak  Yunan  ordusu  enerjisini  tamamen      süvari süpürme operasyonlarından başka bir şey
            yitirmişti.  Onların  yeniden  harekete  geçerek  yapacak   durumda   değildi.   Yunanlıların
            saldırmak  gibi  bir  sorunları  yoktu.  Yunan  Eskişehir'de ne yaptıklarına bakmaksızın, Türk

            komutanlar İzmir'e çekilerek burada kalmışlar,  ordusunun zaferin avantajını kullanamadan önce
            Türkler  tarafından  yakalanma  korkusuyla     yeniden toparlanmaya ve yeniden silahlanmaya
            cephedeki  durumu  incelemek  üzere  bölgeye   ihtiyacı vardı. Bu durum da 1921 1922 kış sezonu
            gelmeyi reddetmişlerdir. Fahreddin'in (Altay)  bahara  doğru  ilerlerken  Büyük  Millet
            Türk  süvarileri  Yunan  tedarik  hattını  tacize  Meclisi'nde artan bir eleştiri konusu oldu. Hatta



                                                      83
   80   81   82   83   84   85   86   87   88   89   90