Page 62 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 62
tarih çevresi
Şah’ın ülkesini terk etmesini sağlamıştı, ama arasında bir neden-sonuç bağlantısı kurduk.
yine de güven verememişti136. Kuşkusuz ki
Şah’ın gitmesi için başlatılan mücadele de Şah, Humeyni’nin ruhani gücü yüzünden
Humeyni aynı zamanda bir simge haline
gelmişti. Değişimi arzulayan sağcısı, solcusu, tahtını yitirmiş değil, sürdürdüğü ekonomik ve
dincisi, laiki, aydını, cahili, işcisi, tüccarı
herkes onun etrafında toplanmıştı. Ancak halk politik tutumlarının ülkeye çarpık bir Batı
yığınlarının Ayetullah’ın İran’a vermek
istediği yön konusunda aynı beraberlik içinde düzeni getirmesi, bu bozuk düzenini bile
olduğu söylenemezdi. Laik muhalefet,
liberaller, bir kısım solcular dini liderin polissiz yürütememesi, bundan
hazırladığı yeni düzene karşı direneceklerdi137.
Humeyni, halkı iyi bir şekilde örgütlemesini faydalananların yolsuzlukları yüzünden
bilmişti.
düşmüştür”140demektedir. Doğrusu Şah rejimi
Bunula birlikte Ayetullah’ın
savunduğu bazı genel ilkeler vardı ki, dinci yıllar boyu, gerek polis örgütü Savak, gerekse
olmaktan uzak kişileri ve grupları dahi onu
desteklemeye itmişti. Örneğin, yolsuzluk ordusu ile İran halkını ezen korkunç bir
yapmadan halk yararına çalışacak dürüst bir
yönetimin kurulması, ülkenin yabancı mekanizma yaratmıştır. İran’da nüfus’un %1’i
nüfuzundan sıyrılması, ulusal çıkarlara uygun
bir ekonomik düzenin kurulması gibi ulusal gelirin % 80’ine sahip olmuştur141. Şah
prensiplere ne solcular, ne de laik milliyetciler
karşı çıkabilmişti138. çok küçük bir azınlığı son derece memnun
1979’un başında İran’da insanlar, lider ederken, büyük halk kitlelerini çok zor şartlar
Humeyni’nin bir işaretiyle yollara
dökülmüşler, Şah’ı kovmuşlardı. Bu durum altında yaşatmıştır. Bu da kendisinin sonunu
gerek halk devrimleri, gerekse dini devrimler
içinde kendi türünün tek örneği sayılabilirdi139. hazırlamıştır.
Niyazi Berkes ise, Şahı devirenin Humeyni
olmadığını söylüyor. Berkes, “Benim İran’da Şah’ın ülkeyi terk etmesinden
anladığıma göre, Şah’ı deviren Humeyni
değil. O devrilişin nedenlerini bilmeyen İran ve Humeyni’nin İran’a dönmesinden sonra
halkı ve nedenleri görmeyen bizler, birinin
ülkeden kaçması, ötekinin gelmesi gibi iki olay uzun süre istikrar sağlanamamıştır. İranlılar
kadar, İran dışındaki ülkelerde Humeyni
döneminin geleceğini merakla
beklemektedirler142. Görülmektedir ki,
20.yy’ın ikinci yarısında tahtından indirilen
Şah’ın ciddi bir iktisadi ve toplumsal siyaset
izlemekten kaçınmasının hazin öyküsüdür.
Kısaca, İran halkının ekonomik
bunalımı ve bunun yol açtığı düş
kırıklıklarından kaynaklanan toplumsal
huzursuzluk, İran Şahı’nın ABD’nin
güvencesi altında olduğunu zannetmesi,
İran’daki sosyal yapı ve Şiilik inancının etkisi
ile Pehlevi hanedanlığının sonunu
hazırlamıştır. Diyebiliriz ki, Türk basınının,
zaman zaman İran Şahının lehinde ve tarafında
bir tutum sergilediği, zaman zaman da,
60