Page 104 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 104
tarih çevresi
masuniyetinin/dokunulmazlığının kabul durumda delegeler için önemli konularda bir
edilmesi gerektiğini savundular. Türk devleti uzlaşıya varmak imkansızdı ve konferans uzayıp
toprakları üzerinde yaşayan yabancılar kadar gidiyordu. Neticede, 24 Aralık'ta Yunan ordusu,
Türk azınlıklar da, bu tür insanların konferansta kaynak göstermeden Türk ordusunun Meriç
temsil edilen diğer ülkelerde sahip oldukları nehrini geçerek bütün Trakya'nın kontrolünü ele
haklar ölçüsünde Türk hukuku ve anayasasının geçirmek üzere olduğunu iddia ederek, Batı
koruması altında olacaktır, ancak yabancı Trakya'da yeniden organize olarak saldırıya
güçlerin varlığı ile Türk egemenliği ihlal hazır olduğunu tüm dünyaya duyurdu. Bir gün
edilemez. Kapitülasyonlar kaldırılmalıdır, çünkü sonra, Mustafa Kemal konferansı bilgilendirmesi
yabancıların ve Türkiye'de bunların koruması talimatıyla İsmet Bey'e şu talimatı verdi;
altında bulunanların Türk hukukunun dışında Yunanistan saldırı hazırlığı içindeyken Türkiye
kalması artık kabul edilemez. Türk devleti, artık daha fazla bekleyemez, aslında Türk
Osmanlı borçlarından sadece kendine payına bağımsızlığını tam olarak tanımak üzere söz
düşen kısmı ödeyecekti. İmparatorluktan kopan konusu konferans bütün tartışma konularında bir
daha pek çok devlet bulunmaktadır ve bu sonuca varmazsa Doğu Trakya'daki Türk ordusu
devletlerden her biri kendi payına düşen borcu hemen taarruza geçecektir.
ödemekle yükümlüdür. Başkalarına empoze
30 Ocak günü, Curzon kendisinden aşağı
edilen sınırlamaların ötesinde Türk ordusunun
gördüğü Türk yetkililer ile fikir teatisinde
büyüklüğü konusunda herhangi bir sınırlama
bulunmayı deneyerek, kendi önerisi olan
getirilemez. Türk ordusu, Yunanistan'dan gelen
anlaşma taslağını takdim etti ve İsmet İnönü'ye
tehditler gibi tehditlerden devleti korumak için
"ya kabul et ya da terk et" dedi, böylece o
ve yurt içinde bütün vatandaşların güvenliğini
konferansı terk edecek ve Türkler sorgusuz
sağlayabilmek ve diğer sebeplerden dolayı Türk
sualsiz onun bütün önerilerini kabul etmezse bu
ordusu olması gereken yerde olmalıdır.
konferans sona erecekti. Bu noktada, Curzon'un
Tartışmalar günlerce devam etti. Bu tür artan kendi konumunu ön plana çıkarma eğilimi
konferanslarda kaçınılmaz olarak tartışmalar hep ve önerilerinin kabul edilerek desteklenmesi
vardır ve nihayetinde uzlaşmalara varılır. Ancak konusundaki ısrarından rahatsız olan İtalyan ve
bu vakada, Curzon, özellikle İsmet ve Rıza Nur'a Fransız delegeler konferansın devam etmesini
karşı olmak üzere, Türk heyetine karşı şahsi bir sağlamak için bir uzlaşı noktası bulmaya gayret
nefret geliştirdi. Türk delegeleri her ne zaman ettiler. Hem Curzon, hem de İsmet Bey, bu
kendi görüşlerinde ısrar etse, Curzon salona yüzden, 1923 Şubat'ın ilk haftasında Lozan'ı terk
hücum etmekte, aynı zamanda gözyaşları içinde, ettiler. Böylece Lozan Konferansı 7 Şubat günü,
sanki pozisyonunu sürdürmekle görevli delege Yunan hükümetinin sevinç gösterileri arasında
sadece kendisiymiş ve diğerleri için de bunlar en son buldu. Yunanlılar konferansın son bulmasına
mantıklı ve adil bakış açılarıymış gibi Yunanistan'da yaşayan bütün Türklerin mal
düşünerek, Türkleri şamata yapmakla varlıklarına el koyarak tepki gösterdiler.
suçlamaktaydı. Kaçınılmaz olarak, böyle bir Yunanlılar güya bu mallara Osmanlıların
102