Page 36 - Tarih Çevresi Dergisi

tarih çevresi

Türk İstiklâl Harbi

Prof. Dr. Stanford J. Shaw

1. Birinci Dünya Savaşı'nın Ardından Devletleri henüz savaşa girmeden ve Batı
İtilaf Kuvvetlerinin Osmanlı Topraklarını Cephesi'nde dengeler hâlâ bozulmamışken, yani

İşgali Osmanlıların Çöküşü ve Teslimi: İmparatorluğun hâlâ kendisini kurtarma ihtimali
Mondros Mütarekesi varken ve özellikle de Batı Avrupa'dan gelecek
olan bütün intikam ve yıkım uyarılarına rağmen
Almanya, Avusturya ve İstanbul'a en
yakın müttefikleri olan Bulgaristan'ın silâhları Vahdettin'in Saltanatı'nın ve Halifeliği'nin
bırakmasıyla I. Dünya Savaşı Avrupa'da sona devamını sağlamak üzere, Osmanlı'nın aniden
erdi, Osmanlı İmparatorluğu'nun da bunların savaştan çekilebilme şartlarını hazırlamayı umut
teşkil ettiği örneği takip etmekten başka bir ederek, İttifak Devletlerine gizliden
seçeneği yoktu. Aslında, daha Batı Cephesi'ne elçiler/ajanlar gönderdi. Bu gayretler
barış gelmesinden önce bile, Osmanlıların başarısızlıkla sonuçlandı, İtilaf (Antant)
önemli bir kısmı savaşa girilmesine daha güçlerinin "onurlu bir barış"ı bile düşünmeyi
başlangıçta karşıydılar. Özellikle, 1917'nin reddetmeleri, nefretin ve intikam duygusunun
sonlarında, Padişah Mehmet Reşat'ın Avrupa'yı hangi boyutlarda olduğunu Sultana ilk kez
henüz kasıp kavurmaya başlayan grip yüzünden göstermiş oldu. Bu nefret ve intikam duygusu,
ani ölümü üzerine tahta çıkan yeni Padişah İtilaf Devletlerinin propagandası ile sadece bu
Sultan VI. Mehmet Vahdettin, Amerika Birleşik propagandanın hedef kitlesini teşkil eden sıradan

34