Page 120 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 120

tarih çevresi




                 IV.V.    Muasırlaşma                      biridir.  Ve  bir  milletin  terakkisi  için  de  bu
                                                           yegane  medeniyete  iştirak  etmesi  lazımdır.
                 Ulu  önder  Mustafa  Kemal  Atatürk’ün
                                                           Osmanlı İmparatorluğu’nun sükutu Garbe karşı
            fikir sisteminin omurga kavramlarından birisi de
                                                           elde ettiği muzafferiyetlerden çok mağrur olarak
            “muasırlaşma”  yani  “medenîleşme”dir.  Bu
                                                           kendisini Avrupa milletlerine bağlayan rabıtaları
            fikrinin  temelinde  sosyal,  siyasi  ve  tarihi
                                                           kestiği gün başlamıştır. Bu bir hata idi. Bunu
            realiteye ait tecrübeleri vardır.
                                                           tekrar etmeyeceğiz.151
                 “…  Acılar  gördük.  Bunun  sebebi
                                                                 “Memleket  behemahal  asri,  medeni  ve
            dünyanın  vaziyetini  anlamadığımız  içindir.
                                                           müreffeh  olacaktır.  Bizim  için  bu,  hayat
            Fikrimiz,  zihniyetimiz  medeni  olacaktır…
                                                           davasıdır.  Bütün  fedakarlıklarımızın  semere
            Medeni  olacağız.  Bununla  iftihar  edeceğiz.
                                                           vermesi buna bağlıdır.
            Bütün Türk ve İslam alemine bakınız. Zihinleri
            medeniyetin  emrettiği  şümul  ve  tealiye           Halk ile çok temasım vardır. O saf kütle
            uymadıklarından  ne  büyük  felaketler  ve     bilmezsiniz ne kadar teceddüt taraftarıdır”.152
            ıstıraplar içindedirler… Bizim de şimdiye kadar      Her Türk ferdi şunu bilmelidir ki;
            geri kalmamız ve nihayet son felaket çamuruna
                                                                 “Medeniyet   yolunda   yürümek    ve
            batışımız bundandı.
                                                           muvaffak olmak, şart-ı hayattır. Bu yol üzerinde
                 Artık  duramayız.  Behemehal  ileri       tevakkuf edenler veyahut bu yol üzerinde ileri
            gideceğiz. Geriye ise hiç gidemeyiz. Çünkü ileri  değil  geriye  bakmak    cehil  ve  gafletinde
            gitmeğe mecburuz. Millet vazıhan bilmelidir.   bulunanlar, medeniyet-i umumiyenin huruşan
            Medeniyet  böyle  bir  kuvvetli  ateştir  ki,  ona  seli altında boğulmaya mahkumdurlar”.153
            bigane olanları yakar ve mahveder.149
                                                                 Atatürk’ün ispatlamak istediği iddialardan
                 “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,  biri de şudur;
            müritler,  mensuplar  memleketi  olamaz.  En
                                                                 “Asırlardan beri düşmanlarımız Avrupa
            doğru    en    hakiki   tarikat,   tarikat-ı
                                                           akvamı arasında Türklere karşı kin ve husumet
            medeniyedir.”150
                                                           fikirleri  telkin  etmişlerdir.  Garp  zihinlerine
                 Neye mal olursa olsun;                    yerleşmiş olan bu fikirler, hususi bir zihniyet
                 “Memleketimizi           asrileştirmek    vücuda getirmişlerdir. Bu zihniyet hala her şeye
            istiyorum… Medeniyete girmek arzu edip de      ve  bütün  hadisata  rağmen  mevcuttur.  Ve
            Garbe teveccüh etmemiş millet hangisidir?      Avrupa’da  hala  Türk’ün  her  türlü  terakkiye
                                                           hasım bir adam olduğu, manen ve fikren inkişafa
                 Türklerin asırdan beri takip ettiği hareket
                                                           gayrı müstait bir adam olduğu zannedilmektedir.
            devamlı bir istikamet muhafaza etti. Biz daima
                                                           Bu azim bir hatadır.”154
            Şarktan Garbe yürüdük.
                                                                 “Silahla  olduğu  gibi  dimağ  ile  de
                 Şüphesiz ki;
                                                           mücadele zorunda olan milletimizin birincisinde
                 Memleketler muhteliftir. Fakat medeniyet  gösterdiği kudreti ikincisinde de göstereceğine



                                                      117
   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124   125